Anneme

Ne soğuk bir gündü.Hiç yaşamadığın harman olup savrulan günler,kar soğuğunda
en acılı yanını ,evlat sıcaklığıyla verdi kucağına.Doğurdun beni...

Şefkat ve merhametin, ellerinde yoğrulduğu can annem;
Biliyorum ,ne çok yazı, ne çok söz ,kafi gelmeyecek yüreğine. Üzülürsün hep,
-ninni bilmeyen anne- olur mu diye, ne çok gülerdim ama... Elektriğin; direkte, evde değil,
fidanları yoğurduğu günlerde pencere önü yarım diş arası türkü demlerin o taş evin her kolonunda asılı duruyor.

Böbrek ağrısı,kalp ağrısı,maç sonu nükseden diz ağrısı,acıtırken canımızı, sana ,tahliye haberi vermek: acı içinde bayram müjdeleri sunmaya eşdeğerdi.Adamlığımın ve onurumun yiğit Anadolu kadını! Ne çok şey kattın bana bir bilsen. Bu yaşıma kadar ,annem şu an ne yapıyor,arasam mı,sesini duymak telaşı sanırım son nefese kadar devam edecek gibi görünüyor.

Türküleri sen sevdirdin,
?kar mı yağmış şu Harput'un başına?
?eledim eledim?
?aşağıdan gelir eli develi?,

Ne çok türkü olduk ,ama en çok ağladık. Valla bu sızı zor diner anneciğim.

Şimdi bana bir sevda tanımı yapsalar,sanmıyorum, dediğin iki çift lafa denk gelsin;
?öç? filmini örnek gösterirdin -sevda bir öç alma gibidir ,hayattan alınan bir öç gibi-

Ne yazık ki ne çok sevda olamadık,yalana gitmeden ,sığınıyorum günümüz aydın
yürek kuytularına..!

Haklısın..

Yaşıyoruz işte,ev bark,barkın,birde ışık derdi.
Hep aklımda, o uzun ve ince bir yol gibi duruyor,yaşam kaygısı,belki de isyana sürükleyen
ansız ve amansız yaşama arzusu.
Sıkıyor beni anne,bunu nasıl aşarım,nasıl eksiltirim bilmiyorum.

Güleceksin ama,sığındığım en güzel an,telle sipariş edip,ne trafik,ne gam ,ne hüzün,
Evine ,mis kokulu evine gelip,soğanlı yumurtandan yemek. Değme keyfime sakın.

Bir mektup yazdırdı oğlun sana,kalem yok,kağıt yok,ağabey bir yüreğin annesinde de,
Dem vurdum satırlara artık affına sığınarak,
Okuduğunda ağlayacaksın gene.
Bu gözyaşında,

Armağan olsun Babür gibi yüreklere
Sana; bizle ve biz sonrası güzel bir ömür diliyorum.

Hasretle ellerinde öperim...
Anneciğim...


Sevgiyle kal...

09 Ağustos 2009 2-3 dakika 21 denemesi var.
Yorumlar (17)
  • 15 yıl önce

    Yanaar, yanar yüreğim yanar! kanar yüreğim kanar...bilmiyorum nerdeyim yerde mi gökte miyim? der bir şarkı...

    İşte hocam, götürdünüz beni, özleme,sımsıkı sarılası anılara en çok da özlenene...

    saygılarımla...

  • 15 yıl önce

    En dokunaklı giz noktalarımıza nüfuz etti mektup Cemal Abi sevgiyle kutlarım...

  • 15 yıl önce

    Bu köşenin müptelası ettiniz bizi hocam....

    nasıl dokundu nasıl bir anlatım böyle 🤐

    kurak bir sonbaharda yeşeren 2 metrelik kefeninde öylece yatan babacığım geldi gözlerimin önüne...

    hep ona yanarken annemi nasılda unuttuğumu hatırlatınız hocam...😅

    Yaşam devam ediyor öyle ya Anne var eden..hayatta hala.. ve ben gidene bakakalmışken unutmuşum onu bir kenarda..

    hatırlattınız hocam..

    hatırlattınız varolun..

    tebrik ve saygımla daim...

  • 15 yıl önce

    ah cemal baba ya geciktim özür.... canım çok acıdı ama okurken neden mi? ellerinden hasretle öpecek anam yok da ondan😥😥😥

    tavan yaptı hüznüm şimdilik gidim sayfan sırılsıklam olacak yoksa🙂

  • 15 yıl önce

    anneannem demişti ki; benim çeyizim kızımın çeyizi oldu onun çeyizi de sizin çeyiziniz oldu

    dilerim çocuklarınızın çeyizi de sizin çeyiniz olmasın !

    çeyizimiz mi? cefa

    annelik; hiçbir insan katlanamaz böyle bir maceraya annelerden başka..

    tüm annelerin saygı ve hürmetle ellerinden öperim..

    teşekkürler cemal bey.. yüreğinize sağlık