Çocuk Kalsam
Bir zamanlar binamızın önüne yeni bina yapılmadan önce oralarda koşturup maç yapan, ortada sıçan oynayan, istop diye bağırmaktan sesi kısılan, sırf oyunun dışında kalmamak için lastiğini evden getiren çocuklardık biz. Acıktığımızı bile farkında olmadan alnımızdan akan terlere aldırış etmeden, düşen arkadaşımız ağlamasın diye onu güldürmeye çalışan güzel çocuklardık biz.. Maç sonrası molasında İşte tam da o anda gelen salçalı ekmeğin tadını hiçbir restoranda bulamazsınız iddia ediyorum, bulamazsınız.. Ne güzel günlermiş keşke geri dönebilsek. Annelerimiz akşam ezanı okunmadan ekmek aldırır ve babanız yoldaymış çabuk banyoya diye zorla eve sokarlardı bizi. Çok kızardık ne olurdu sanki babamızdan sonra eve girseydik, ama saygıdan dolayı ondan önce evde olmamız gerekirmiş, annem hep öyle derdi.. Ama artık büyüdük ve hiçbirimiz lastik oynamıyor tam aksine eve ne kadar daha erken gidebilirimin hesabını yapar olduk. İnsanlardan kaçar hale geldik. Oysa çocukken böyle miydik? Sinek ilacı sıkan arabanın peşinden koşmak yok artık, tuvaletimiz geldiğinde eve gidersem annem tekrar çıkmama izin vermez korkusu yok artık. Büyüdük işte, keşke hep çocuk kalsaydık.. Büyük olmak, sorumluluk almak çok zormuş. Aslında büyük olmayı da seviyorum. Ama büyüdüğün için çocukça şeyler yaptığında ya da bir şeyler istediğinde örneğin; çikolata çekti canım dediğinde küçükken sorun olmuyordu çünkü çocuksun canı çekebilir diyorlardı. Ama büyükken bunu demek komik kaçıyordu. 'Büyü artık.' İnsanları bu yüzden sevmiyorum.. Ama artık büyüdük bunları kabul edip yolumuza bakmalıyız ve sorumluluklarımızı yerine getirdikçe mutlu olmayı öğrenmeliyiz artık. Anılarla dolu bu küçük albümümü kapatıyorum artık. Hayallere veda edip gerçek dünyaya dönme vakti şimdi..
Çocuk kalmak ne güzel şey...Bu güzel rüyadan tahliye olmak bence çok zordur. Ben daima ararım, o güzel çocuksu yıllarımı. Yürekten tebrikler Büşra hanım, derin duygulu yazınızı kutlarım. Saygılarımla BOZIKIS IOANNIS