Hazan Mevsiminden Sayfalar...

Delikanlım /Sana Mektuplar -4

Romenus ringlerindeki ilk ve son raundumuzdu bu; Sen kazandın delikanlım ben kaybettim.O halde haydi hiç durma,hemen koş ona.Uğruna feda ettiğin Bürütüs kurbanından yeşil gözlü,çıplak ayaklı tanrıça Fides' ten söz et.Olan biten aramızda geçen ne varsa her şeyi anlat.Aşkımız bitti sana geri döndüm de.
-De ki hiç değilse ömründe bir kere, kendini zafer kazanmış bir Nike sansın.Beni boş ver onu galip kılmak adına ehh yakışır doğrusu, neyse aldırma dudaklarımdan yaprak dökümüne uğrayan hiçbir söze aldırma sen.
-Aslında çok zaman da olmamıştı ya
-Adı bile konmamıştı ne sevmelerimizin ne umutlarımızın ama bir o kadar saf, bir o kadar masumdu ve bir o kadar biz kokuyorduk.Gönül denizimizde yüzmeyi bekleyen gemiler dolusu yükün hepsi aşktı sevgili.Rengi buz saklısı gözlerimizde, tadı tuz kaldı tenimizde.Adı yok hala kitabımızda.O kısacık zaman içerisinde nasıl da alevler sardı bedenlerimizi ve o an dan sonra külleri kaldı avuçlarımızda,koru toprağa düştü aşkın.Eskiden olduğu gibi şimdi yine Halil'in yerindeyim sevgili,geçip gidiyor önümden yalpalayarak balıkçı tekneleri ve hazan mevsiminden sayfalar koparıp fırlatıyorum Marmara'nın labirentlerine.Öylece baka kalıyorum gidişlerin ardından ruhum serseriye vuruyor,ben serseme..
-Martılar mah-i/mavide dans ediyorlar ak kanatlarında hüznün şarkıları çalıyor...
Leylim ley / Leylim ley. Sabahattin Ali'nin o hicaz korkuları, vatana hasreti, özlemleri,sürgün yılları ile Boğazın zift karası sularına çarmıhlıyorum yosun yeşil gözlerimi.Leylime sem gibi düşüyor sen/sizlik
Hani o uzun yıllar yaşanmış nice sevgilere inat/zaman kadar kısa da olsa ulaşılması zor dopdolu bir aşktı.
-Ayrılığın başladığı yerde saatler hep 03.58'de kala kaldı.
-Saatler hep 03.58'de yani sabaha çapa vuran vakitlerde. Ne bir dakika
ileri ne bir dakika geride. Zamanın durduğu /henüz adı bile konmadan biten aşkın uçup gittiği an/da.
- Hayallerinin yollarına kırmızı halılar serdiğimiz şev-i nur sevdamızın göz bebeklerimizden kızıl kin kusan, vuslatsız sabahın derbendine düştüğü andı o...
-Oysaki sen bana tanrı / ben sana tanrıça olacak; Zeus'un inadına İda'yı mesken tutacaktık.Zeytin dalı salınacaktı kapımızda ve Sarıkız arınacaktı bütün dünyevi korkularından,atacaktı üzerinden ürkekliğini sığınacaktı dağlarımıza.Güneşler doğuracaktık en yeni başlangıçlardan, hem de sarıkızın pelikli saçlarından.Sonra gülüşler yollayacaktık yarattığımız dünyalara onun şarabi gamzelerinden.
Offf ne çok şey sığdırmışız hayallerimize, düşlerimize o minicik yüreklerimize.
Öyle ya hiç yarınsız diye düşünmemiştik ki seninle beraberliğimizi ...
-Ah be yağız delikanlım hani diyorum keşke hiç başlamasaydık, hani sen ve ben iki can bir beden olmasaydık ve bunca emek harcamasaydık, bunca acılar çekmeseydik unut/mak için yar.
Saate her baktığımda aklını bana kurduğunu görmek çok zor olsa da tesellim.
-Varsın kalsın aklın bende emin ellerdesin sevgili,kalsın aklın/Tanrıça Fides'te...
-En rem uykularda olsam da saatler hep 03.58'de.Bu demektir ki aklın yine uçuk bende. Sen yine firarımda gezginsin yar / ya benim aklım hiç sorma ?

GÜNCELER

Hep derdin sevgili ayrılık zaman kolluyor derdin inanmazdım
En güzel an şimdi yaşadığımızdır sımsıkı sarıl bana tenimde sen
Sabaha kim bilir ya var ya yok/uz o halde dokun bana canımda sen
Gözlerimin baktığı her yerdesin ne olur yanımda kal...
Ama biliyorum ki bir gün sende gidecek ve beni unutacaksın
Belki de mutluluğu mülteci olduğun yüreklerde bulacaksın ...
Sevgili sen gibi ağır bir mihman bekliyor denizler o ki mülteci
Git biricik aşkım,dönüp bakma ardına ben sen/sizliğime de alışırım
Yaralarımı çok çabuk saramasam da kanaya, kanaya uyuturum Git/me..
Seni her andığında gönlümü yalancı şarkılarla şiirlerle avuturum
Bilirim mülteciler konakladıkları yüreklere sessiz,sedasız,zararsız göç ederler, tek sevgidir alacakları başka da bir şey istemezler.Hayatın kendilerine adil olmadığını bilirler buna rağmen sus/ar/lar...
-Verebilmek o sevgiyi
-Böylesine deliler gibi sevenin o mülteciye/sığınma alması da kaçınılmaz olur/du ya?
Biz bunu da başaramadık.Ya şimdi Nike sandı mı kendini o söyle mutlu / mu ?
Mutlu / musun ?