Hep birşeyler eksik.....
Farkettim ki, eksik yaşıyorum. Tüm yaşamım boyunca kendi ayaklarımın üzerinde durdum. Ekonomik özgürlüğü bilirim ve vazgeçilmezimdir. Harika evlatlarım var, her şey yolunda. Klasik bir yaşamda olması gereken her şey var, gibi görünüyor.
Zaten bütün problem de bu gibi görünüyor kelimesinde. Yaşamınıza ?'gibi görünüyor büyütecinden bakmaya başladığımız zaman, aklımız karışır ve kendimizden şüpheye düşeriz.
Mükemmel bir yaşam istiyorsak, geriye dönüp baktığımızda keşke dememek istiyorsak, bu büyüteci kullanmamız kaçınılmazdır. Bir kez ?'gibi görünüyor'' büyüteci ile yaşamımızı irdelersek, neleri atladığımızı, neleri eksik yaşadığımızın farkına varıyor ve huzursuz oluyoruz.
?'Gibi görünüyor'' büyüteci ilk olarak sevdiklerinize yeterince zaman ayırmadığımızı kafamıza kakar. Onlara hak ettikleri zamanı ve sevgiyi vermediğimiz için bizi küçümser. Onlara hak ettikleri şeyleri vermediğimiz için suçlar bizi. Mazeret falan da işlemez bu büyütece. Sonra, yaşamınızı dönemlere böler. Lise yıllarımız, üniversite dönemimiz. İş yaşamımın ilk yılları, evlenmeden önce, evlendikten sonra çocuklar okula başlamadan önce, çocukların ilkokul çağları, v.s v.s
Bu da yetmiyormuş gibi idealize yaşamları dayatır beyninize, Falancanın iş yaşamı, filancanın evliliği, bilmem kimin bilmem nesi. Yavaş yavaş sinirlenmeye başlarsınız. Çünkü ideal falan değildir sizin yaşantınız. Birçok saçmalık yaşamış, birçok hatalarınız olmuştur. Başarılarımızda vardır ama hep daha iyisini yapabilirdim deriz.
Tam da bu noktada kahkahayı koy vermek gerek, Ego'muza inat. O, gibi görünüyor büyüteci falan değil, bal gibi egomuz işte. Bize oyun oynuyor. Önce sevdiklerimizden başlıyor lafa, suçlu hissetmemizi sağlıyor ondan sonra da çakıyor sağlı sollu. Falanca şunu yaptı, filanca bunu başardı, ya sen? Sen yaptıklarından daha iyisini yapamaz mıydın? Daha iyisini yapabilirdim, yapmalıydım, yapmak zorundayım. Bu düşünceler ile beynimiz kaos yaşamaya başlar, duygularımız karışır ve artık asık bir suratla kendimizden hoşnutsuz bir halde kanepemizde oturuyoruzdur.
Yaşamımızdaki kişiler de bizdeki bu ahvali bize ne olduğunu anlamaya çalışıyorlar. Sorduklarında yok bir şey demekten başka bir şey elimizden gelmiyor çünkü sahiden söylenecek bir şey yoktur. Egomuz bize saldırmış ve çok değerli olan An'ımızı şimdimizi çalmıştır bizden. Egomuzun saldırılarını saf dışı edip, her anı, şimdiyi en güzel en muhteşem şekilde sevdiklerimizle hissederek yaşamaktan alıkoymuştur.
Geçmiş hatalarımızı, eksiklerimizi sürekli hatırlatan ve bizi hırslandıran ve şimdi'yi yaşamamızı engelleyen egomuzdur. Özgürleştirin kendinizi, Kendimizle barış olabilmemiz için egonuzu ezin ve mümkünse kurtulun ondan. En azından beyin bilgisayarımızın egoyu yoksay tuşuna basalım. Beynimiz bize ait, onu kullanmak da bize ait olmalı. Şimdiyi neşeyle yaşayabildiğimiz, kendimizle barış olduğumuz egomuza esir olmadığımız bir yaşam diliyorum...
Yok edin egonuzu, özgürleşin, siz, biz hepimiz ne hoş kelimeler değil mi? Ben ben ben diyen egonuza uyup, kendinizden olmayın. Sevgi ışığı gününüzü ve yolunuzu aydınlatsın..
Oya nasıl bir cümledir bu... "ne isek olan halimizle tanrının ifadesiyiz" Kocaman bir ansiklopedi okumuş gibi oldum... Teşekkür ederim....