Güvercin
Yatağı pencerenin kenarındaydı, yattığı yerden şekil değiştiren bulutlara bakarak vakit geçiriyordu. Bir bulut öbeğini biraz evel ördeğe benzetmişti şimdi ise kurbağa olmuştu gözleri yüzgeçleri bile belliydi oda da üç yatakta üç hasta çocuk daha vardı.
ikisi uyuyor biri gözleri açık tavana bakıyordu tavana o da baktı tavanda ilginç hiç bir şey yoktu ki bulutlar daha eğlenceliydi tekrar bulutlara döndü on üç yaşındaydı 5ay öncesine kadar arkadaşları olan oyunlar oynayan okula giden en çok futbol seven sıradan bir çocuktu mutlumuydu mutsuzmuydu hayat zormuydu kolaymıydı bunları hiç düşünmemişti ki yaşamın bukadar başında olunca bukadar ince düşünülmezdi ki ama şimdi hastaydı çok hastaydı kemik iliğindeki kan yapımından sorumlu hücreleri kanserleşmiş sağlıklı kan üreten hücrelere bedeninde yer yokmuş ilik nakli olmazsa öleceğini biliyordu ailesi saklamaya çaılşsada öğrenmişti işte bu odanın sadece kokusu hoşuna gitmiyordu yoksa odayı paylaştığı diğer çocuklarla sorunu yoktu zaten en uzun zamandır burada o kalıyordu arkadaşı ömerin osuruk kokusunu burada ki insanı dahada hastalaştıran garip kokuya tercih ederdi ne çok özlemişti ömeri..
uyuklar gibi iken pencereye bir kuş kondu güvercinmiydi o ?
evet evet çok güzel bir güvercin ona bakıyordu tüyleri pırıl pırıl bembeyazdı sadece boynunda küçük siyah bir benek vardı ona baktığını görünce güvercin havalandı ama uzaklaşmadı pencerenin biraz önünde taklalar atıyor sonra tekrar pencerenin pervazına konuyordu yavaşça yatağından doğruldu yastığına yaslandı güvercin sanki daha bir sevinmişti o oturunca havada çılgınlar gibi taklalar atıyordu güvercinin o görülesi neşesi agrısını unutturdu diğer çocukların hepsi uyuyordu onun güvercinini kimse göremedi annesi ve babası hemşire ile beraber içeriye girdi onların gelmesiyle güvercin cama gagasıyla tık tık iki kere vurdu sonra uçup gitti vedalaşmıştı belli..
heyecanla anne baba biraz evel çok güzel bir güvercin kondu pencereme , bana taklalar attı görmeliydiniz nekadar güzeldi..
annesi sevgiyle gülümsedi usulca saçını okşadı annesinin gözleri farklımı parlıyordu ona mı öyle geldi anlayamadı hemşire iğne yaptı aylardan sonra ilk defa huzurla acısız ağrısız uykuya daldı...
annesi odadan çıkarken kendi karnını okşadı ağabeyciğin için sağ salim doğ minik bebeğim diye mırıldandı..
ömer zili çaldığında ayakkabısını giymek üzereydi.
-geç kaldık dedi. Ömer, nefes nefese.
-aşağı mahalleden Aygül ile diğer kızlarda geliyor bizi izlemeye, en az iki gol atacağım varmısın iddasına ?
arkadaşının sırtına hafifçe iki kere patlattı.
-Bence üç tane bile atarsın.
çıkarken , kız kardeşi arkasından geldi.
-ağabeyciğim , nolur geç kalma. Sensiz canım çok sıkılıyor.
kardeşine sıcacık gülümsedi
-Sen hiç merak etme güvercinim geç kalmam
eğilip kardeşinin boynunda ki fındık büyüklüğünde ki küçük benden şefkatle öptü...
belliki kısaltılarak yazılmış bir öykü....içindeki kurulan cümle noksanlıklarından ve öykünün akışından belli....veya alel acele anında yazıldığından böyle....herneyse güzel bir paylaşım...tbr...sonunda mutluluk var ya o bana yettide arttı bile...tbr...👍
Sen hiç merak etme güvercinim geç kalmam eğilip kardeşinin boynunda ki fındık büyüklüğünde ki küçük benden şefkatle öptü...
Çok güzel sonlu bir hikaye ve gizlenmiş sürprizi harika olmuş finalde ilik naklini kardeşinden aldığı müjdelenmiş öncesinde güvercin hayali ile tebrikler Nilgün harika bir kurgu...
Nilgün 'nüm uzun zaman oldu Şiir Koliğe uğramayalı nasipmiş senin öykünde soluklanmam.Cansın <3