Açıkta Eylenen Tekneler İçin
İçimde eski zamanlardan kalma
güzel bir adam vardı
sahilde incinmiş bir kadının adını
hüzünle ardı ardına andı
mevsim yaza çalmış nergislerin
kokusunu rüyalarından aldı
özlemek mi bunu henüz bilmiyoruz
şalın geldi aklıma
eski bir rüzgara gidiveren şalın
kim önce sırtını döndü hayata
kılı kırk yaran bir yaşamaktan vaz geçti
limanda balık yolu gözleyen kediler
önce hangisine yanaştı da merhamet
usul usul uzaklaştı içimizden
ama birisi oltanın ucundan aldığı balığı
azat mezat maviliklere bıraktı
sanmam unutsun yırtılan yanağının acısını
el kadar lokma için ölüm yolcusu
kadın gitti adam gitti balık gitti
kedi bir başına öylece kala kaldı
kim bilir belki açtı sarhoştu uykusuzdu
kucağına zıpladığı ihtiyar balıkçı
hayat daha bir çok önemsiz ayrıntının olduğu
o limanda bir süre daha öylece durdu
deniz kudurdu köpek uludu Ay gölgesine düştü
duvar diplerinden sıyrılmış sarmaşıkların
kedi tüylerine sarıldı kırkı çıkanlar
şimdilerde sağalmış yaralarımla asude
bir başıma kaldığım kelepir dudaklarımın moruna
üşüştükçe üşüşen kelimelerimi topluyorum
çok çok iki kadeh koyuyorum masanın iki uzak kıyısına
iki köz iki buz iki yürek ayracı olsunlar diye
unutmam mümkün değil unutman mümkün değil
bunlar benim öğütülmüş zamanlarım bunlar benim
yaşamak diye diye cebelleştiklerim
ateş suyuyla harmanlayıp yüreğime meneviş çektiklerim
Kadın gitti, adam gitti, balık gitti... Kendimi o kedi gibi hissettim okuduğumda.. Kaleminize sağlık
Her dem şiir okutan yüreğe teşekkürlerimle iyi ki varsınız usta saygım ve sevgimle hep