Ağlamaklıyım İstanbul

İçmişim bugün dert şarabını...
Millet aşk şarabı yudumlarken,
bir yokluk bir eksiklik
bize düşen dert tarafı


,,,,almışım gam yükünü
yahut hüznün belasını....


Yüreğime, gaflet yüklemişler
Gözlerime, sicim gibi akan gözyaşlarını
Günlerime,kederlerin cirit attığı anıları....


Ruh azgın,
Ruh öfkeli,
Ruh perişan,
Yine de suskun ruh!
İncitmemiş kendisine kıyanları
Yenik düşmemiş öfkesine....


,,,,dünden bugüne geçiş yine aynı
yenik düşmemişim öfkeme....


Ağlamaklıyım bugün
Toprağı olmayan İstanbul'a
Buz gibi ayaz gecelerine...


Yalnızlığımı yoklarım yerinde mi diye?
Evet hala aynı yerde
Dokunmamış bir el bile!
Duran zamanda,
Sonu gelmeyen gurbet ellerde yine yalnızım..


Sokaklardayım!
Sokaklar herkesin sanmıştım
Oysa onlarda şerefsizlerin olmuş.
Eli silahtan başka birşey tutmayanlara mal olmuş....


,,,,Durmadı yaram,
Kanadıkça kanadı,
Kurudu damarlarım,
Şifa bulamadım
Eminönün'de,Kadıköy'de,Galata'da.....



Dinledikçe gezdikçe İstanbul'u,
Günahtan suspus olmuş yürekleri görüyorum
Yürüyen canlıların ölü gibi hallerini görüyorum
Yok pahasına giden canlarda kahrolup,
Sana bakmaktan vazgeçiyorum İstanbul!


Şükür ki;
Karnım tok aç değilim.
Fakat gönül aç.
Camilerde de tat yok
Issızlaşmış dolup taşan köşeleri
Yabancısıyım ben böyle camilerin...


Sen eski sen değilsin İstanbul!
Kirlenmiş Fatih'in bıraktığı yerler.
Yosun tutmuş kalpler
Kimsesiz kalmış yetimler...


Dilerim uğramaz artık gemiler sana!
Yetin artık bağrındakilerle.
Musallatlığı bitsin artık insan kalabalığının.


,,,,,Kinim sana değil aslında İstanbul
Seni bu hale getirenlere...


,,,,,selam sabah suçlu herhalde!
yada yasak edildi İstanbul sokaklarına...
Yüreğimin sancısı sana değil
Selam vermekte cimri olanlara....


Kurtulmak istedikçe İstanbul senden,
Yine sende kesişiyor yollarım.
Hasretim,
Sevgimi de,cürmümü de çoktan aştı,
Ayaz gecelere mahkum oldu yüreğim...


Kızma bana yaldızlı İstanbul!
Bozuk olan sen değilsin
Maske takınmış,kanı bozulmuş insanlara!
Bakma sen bana
Sitemim sana değil,
bozulmuş düzenin
sana basan ayaklarına...



bu şiir tamamen duygularımı yansıtmaktadır..

04 Ağustos 2009 26 şiiri var.
Beğenenler (21)
Yorumlar (40)
  • 15 yıl önce

    Çok güzeldi dizeler. duyguları dile getiren yüregin hiç susmasın.yürekten tebrik ediyorum.sayğılarımla.

  • 15 yıl önce

    Ruh azgın, Ruh öfkeli, Ruh perişan, Yine de suskun ruh! İncitmemiş kendisine kıyanları Yenik düşmemiş öfkesine,,

    Serzenişli bir çalışma emeğe değerdi tebrikler şaire kalemin daim olsun,👍👍👍👍👍

  • 15 yıl önce

    ,,,,Durmadı yaram, Kanadıkça kanadı, Kurudu damarlarım, Şifa bulamadım Eminönün'de,Kadıköy'de,Galata'da.....

    Dinledikçe gezdikçe İstanbul'u, Günahtan suspus olmuş yürekleri görüyorum Yürüyen canlıların ölü gibi hallerini görüyorum Yok pahasına giden canlarda kahrolup, Sana bakmaktan vazgeçiyorum İstanbul!

    ve buna benzer zehir zemberek dizeler

    bir şehirki tüm keşmekeşliğine rağmen

    tüm kirletilmişliğine rağmen

    eli deynekli beli silahlı

    magandalarına rağmen

    yinede sevile biliyorsa

    ve hüzünlerimizi sevgilerimizi

    bağrında barındıra biliyorsa

    yinede illaki istanbul diyebiliyorsak

    har taşında her sokağında anılarımızı saklaya biliyorsa

    daha nice böyle güzel şiirlere konu olacaktır

    hatice gür kardeşimiz in kalemi daim olsun

    bize çok çok harika bir şiirle

    yine istanbul sokaklarında bizleri peşinden sürüklemdi

    şiir konu ve tabiki şair bir harikaydı

    sayfalar dolusu tebrikler

  • 15 yıl önce

    Yalnızlığımı yoklarım yerinde mi diye? Evet hala aynı yerde Dokunmamış bir el bile! Duran zamanda, Sonu gelmeyen gurbet ellerde yine yalnızım..

    İstanbul(lu) eleştrisi harika. ama yukarıda yazılan başka bir şiirden hayatın özünden süzülmüş

    dokunulmasını istediğinde yalnızlığına yüreğine bir dokunan bulursun yanında.... ........

  • 15 yıl önce

    Ağlamaklıyım bugün Toprağı olmayan İstanbul'a Buz gibi ayaz gecelerine...

    HATİCE SÜPERDİ KUTLARIM ESEN KAL.