Aklımın K/ayıpları

Gün şaha kalkıp ayazını savurduğunda göğsüme,
Ellerimde şubattan kalma yırtık bir yüz üşür
Ki; Pasla sıvanmış iğnenin sivri dudağında yamalamak istesem
Eksilir saatleri, ömrü düşer göz çukuruma.
Ve...
Salyamdan çamur süzülür
(Az kaldı, dilim koynuna taşı bağlamak üzere.)

Böyle zamansız keder boşalmalarında,
Bakır tenli çocuk edasıyla sendeler ölüm
Titreyişi çarpar bereketsiz ruhuma.
Yedi ceddimin çığlığı iplerini bağlar hücrelerime,
Bağırmak istesem, sesime oturur ceset torbaları.
Dökülen her yaşam, dev cüsseli inançların fakir evladı.

Sahi, geç midir?
Kalbime sancı veren yaşamın kürtajı.

Soruyorum;
-İçimdeki kimsin?
-Tanımıyorum!



Evine sığınıp, nefesimi dizlerine bırakacağım gümüş kurşunlar arıyorum,
Hangi tetiğin merceğine dayansam, kapısında sürgü.
Kaldırımın şakaklarından itilip
Lağımına düşecekken
Küfür ağzımı yayık gibi çalkalıyor
Ve
Aklım fikrime şapka çıkartıyor!

Ben ki;

Sevebilirdim bir fahişeyi
Yüzlerce adamı doyuran defolu bir teni.
Bacağının arasına sıkışmış çocukluğunu her gün cellâdına vurduran,
Baldırlarından günah sızdıran,
Memesinde onlarca kirli mührün izini taşıyan
Alnında utancın harflerini ekip
Hasatıyla gururlanan
Çatlamış dudaklarında ki acıyı, sigara ile kapatan
Şarabın mantarında Tanrı'sını arayan
Evet;
Sevebilirdim böylesine tatlı bir günahı.


Soruyorum;
-Aşk, bana torpil geçer misin?
-Bilmiyorum!



Kimin haklı isyanı, kınından dilini çıkarsa
Sözleri zincirle sıvazlanıp, haklılığına kulplu teneke bağlanır.
Doğru kendi benliğini ararken,
Yalan baş üstünde sallanır.
Ben bilirim;
Bayram şekerlerine yaş sağan göze bile burada faşist denip
Yağlı urganın koynuna atılır. (Ha siktir!)


Bakışlarımı dikerim çoğu zaman, adaletini sorguladığım Tanrı'nın gözlerine
Sessizlik yaygarasını kopartır direnişin, bir fısıltı eşliğinde
-Elinde ki kanın yüzü kim?
-Az önce sana dokundum!
Önüm, arkam
Sağım, solum
Korkuluk
Dikenli teller yetmezmiş gibi şimdi de!


İçime kapanmama ramak kalmışken
Dört melekten biri düşer gövdemin üstüne,
Kudurmuş köpek gibi avazımın boğazından soru işaretlerini kusarım
Ve aklımın ırzını teslim edeceğim cevap?!


Soruyorum;
-Kul neyi beceremez?
-İnsan olmayı!


Çobanını peygamber sanan koyun gibi, en çokta bu bölümde ölüyorum.

18 Eylül 2009 68 şiiri var.
Yorumlar (15)
  • 15 yıl önce

    👍👍👍👍 İçime kapanmama ramak kalmışken Dört melekten biri düşer gövdemin üstüne, Kudurmuş köpek gibi avazımın boğazından soru işaretlerini kusarım Ve aklımın ırzını teslim edeceğim cevap?!

    evet mükemmelsin sevgiler

  • kim demiş hiç birimizin aklında k/ayıplar yok diye.

    işte Hakan demiş, g ün ışığına çıkarmış cesaret edip söyleyemediklerimizi.

    ben sana boşa nazar boncuğum demiyorum. ;)

  • 15 yıl önce

    Aklımız her ayıp ettiğinde , doğaya karşı bir puan öne geçiyoruz . Aklının ayıplarını seveyim sevgili Hakan : ) Sen kaleme efendilik edenlerdensin , yaz ki ; şiir okuyalım . Nefis bir tat oldu dimağımda , müthiş güzeldi . Bir yığın tebrik bırakıyorum sayfana : )

  • 15 yıl önce

    şiire yoğun emek harcadığınız çok açık 👍 içinde çok güzel imgeleri barındıran , sorgulamalarla derinleştiğiniz şiirinizi baştan sona keyifle okudum ve çok beğendim. yüreğinize ve emeklerinize sağlık diyorum. sevgiler.

  • 15 yıl önce

    sanırım bu ikinci şiriniz okuduğum...

    ve her ikiside birbrinden mükeklef düşünlerle ezberbozan bir ritim ve bütünlükle ısta bir kalemle yazılmış...

    geç farkına vardığım için affet usta...bu şiir gerçekten muhteşem ... kesinlikle bir başyaoıt..

    şimdilik tebrik iliştirmekle kalayım.. çok okunması gerekecek zannımca..

    ve dehşet bir final ... tek başına bir şiir...

    bu kadar bütünlüklü ve derin yazmak herkesin harcı değildir...

    tebrikler şiire şaire👍👍👍👍👍