Anekdot (Aşk Sensiz S/ağır)
I
Buzlu camlar ardına
Kör bakışlarındaydı kadın
Yüreğini saran bitkinliğe
Bir kez daha merhaba demenin acısıyla
Kaderine lanet okuyordu
Yine yalnızdı yatağı
Yine üşümüştü bedeninin ayazlarında
Oysa en çekici geceliği
Ve en dayanılmaz parfümüyle uzanmıştı rüyalarına
II
Yok dedi kendi kendine
Bu böyle olmayacak!
Ani bir kararla aceleyle giyindi ve
Kendini sokağa atmak istedi
Evinin girişindeki merdivenlere ulaştığında
Duraksadı ve bir kez daha oturmak istedi...
Gözlerinin önünde gece vedalarındaki öpüşmeler
Dudak kıvrımlarına sıkıştırılmış gülüşlere dönüyordu...
III
Sonra geri döndü
İlk koltuğa bıraktı hala yorgun bedenini
Uğuldayan beynine hükmedemiyor
Sürekli sorguluyordu kendini..
IV
Sahilde bir o
Bir de deniz feneri vardı yalnızlığı koklayan
Çıplak ayaklarıyla dokundu sulara
Akıttı ne varsa içinde aşka dair...
V
Siyah uzun ve hayli cüretkar elbisesiyle
Yine camdan dışarıya döndü gözleri
Aynada sanki başka bir kadın vardı
Ve o kadını asla umursamadı...
VI
Dün gece ne olduğunu hatırlamaya çalışıyor
Bir türlü çıkamıyordu labirentlerden
Neden bir başınaydım gece yatağımda
Diye sordu kendine
Neden yalnızdı?
VII
Müthiş bir terk edilmişlik çöktü üstüne
Bir de aldatılmışlığın o ağır kokusu
VIII
Çok güzelim diye mırıldandı...
Güzelim güzel olmasına da !
Eksik olan ne !
Diye söylenmeden de edemedi
IX
Birden geçmişe daldı gözleri
Sevinçten havalara uçtuğu
Mutluluk mavilerinde dans ettiği
Ve denizin buna şahit olduğu anlarda dolaştı
X
Ne etse sıyrılamıyordu
Kehanetin vurgun sözlerinden
XI
Yeni bir aşka başlamalı
Yeniden sevmeliyim dedi usulca
XII
Yine eteklerimi toplayıp
Dans etmeliyim sularda
Ve haykırmalıyım avazım çıktığınca ufka
Seni seviyorummmmm....
XIII
Temizlemeliydi yaşanmışlıkların tortusunu
Ve sarmalıydı aşk alazlanan bedenini
XIV
Yağmur başlamış ve sıkıca tuttuğu şemsiyesiyle
Kaderine doğru yola çıkmıştı
XV
Uzayıp giden raylara gözünü dikmiş
Son istasyona varmayı düşlüyordu
XVI
Islanan saçları yüzünün masumiyetine karışıyor
İki parça hatırayla umuda yelken açıyordu
XVII
Yemyeşil çimenler ve ağaçlarla dolu
Yeni evinde bir kez daha merhaba derken hayata
Umutlar büyütüyordu yüreği yarın beklemlerine
XVIII
Bu defa
Hiçbir şeyi dert etmeyecek
Sevda rüzgârına bırakacaktı hayallerini
XIX
Artık yüreği de yatağı da aşka doyacak
Geçmişe dair ne varsa silip atacaktı aklından
XX
Hala çok güzelim dedi
Sere serpe uzandığında yatağına
Hala göğüslerim diri
Hala umutlarım filize durmuş gül gibi taze...
XXI
Çiçekli elbisesiyle verandaya çıktığında
Özlediği huzur sardı tüm vücudunu
İşte !
Nihayet o an geldi diye haykırdı...
XXII
Hep iki kadındım dedi
Biri asi ve hoyrat diğeri
Masum küçük bir çocuk...
XXIII
Dışarda bembeyaz bir kar
İç yangınlarını daha da körüklüyor
Ve hep aynı sözü tekrarlıyordu
'Postacı kapıyı iki kere çalar'...
Ya aşk?...
Not: Bu şiir nette yayınlanan bu videodaki resimlere yazılmıştır. Şiirdeki numaralar sırayla resimleri belirtmektedir...
hocam harika çok beğendım eline yüreğine sağlık saygılar 👑
çok güzel bir çalışma olmuş hocam,emeğinize ,yüreğinize sağlık....insan tadına doyamıyor....👍👍👍👍
Nasıl farklıyız tek ortak nokta duygusallık ,
yine de etkiliyeci,kararlı,teslimiyetçi,
Değişik bir çalışma,
Bunlar fotoğraftakiler,olmayanlarda var..
Güzel bir mozaik..
Kutlarım Işın Bey👍
Aşk ve kadın...
Aslında pırıl pırıl sevgi ister her insan ki sevgi ve yaşam...
Hocam emeğinize yüreğinize bin sağlık, var olunuz.
Saygılarımla.
Sustum ben ! Konuşmuyorum . 🤐🤐🤐
Bırak içimde kalsın bu kez
s ö y l e y e m e d i k l e r i m ...