Aşk Sanrısına Düşen Son İzafiyet
kendimle konuşurken duyulanlar...
öküzü çoktan doldurmuş miadını ömrümün!
gönül mabedimi çeken kağnılar benden çok yorgun
yalan yere kepeklere sövdüğüme bakma
saçlarımın her teli ıslanmadan dökülmüştür
ki;tecrübelerimden çok sevmişimdir
boş zamanlara sığınan aşk aşk değildir
ister nihilist takiyyeler as boynuna
ister her gördüğün yıldızı senin say
ya da her daldığın deniz
ama
bir şeyi hiçe düşürüyorsan
bu yüceltmek değildir
bil...!
metalist manalar kondurmak suç değil
mental propagandalar kurmak da
bu aklınla senin aranda
rahatsızlık mutasyon oynaşlarında
aşkta değil
aşk sandığına izinsiz girmek rüya bile değil
olsa olsa hayaldir...!
halini siyanüre batır bildiğin gibi
en iyi halüsinasyonlar geceleri içilir
kaktüs levhalar yol gösterirken devamlı
aşka gözlerden giden kaybolur adamakıllı
kirpikler gözlerin direğidir
ve nasıl görmeye engel değildir
aç gözlerini şimdi
sanrılardan aşk istiflerken nebulana
çıkar uykularını piç rüyalardan
bir kere daha tokala aklının saçlarına
ki;senin aşk sandığın iki seanslık bir hiç
kendinden başka hiç kimsenin oynamadığı bir film...!
davetiyesiz tek pusuladır aşk
bir yanı sırtüstü hayal denizi
işte bir yanı serbest rüya
ondan hep bedavadır ya
ama her zaman bir içim su değildir aşk
tam nedir dersen
bir h/avuç tavşan tazı kovalaması
havuç ambarında tazı isen
ama
işte o zaman ölüm Allahın emri!
öteyanı o zaman
avuçlarındaki karanlık ötenazi...!
suyunu içenler boyuna boğulup ölürken
denize bakmak her zaman serbesttir
aşk gibi;
test sürüşüne de oynamaya da pek gelmez
sabrı sekiz sütuna değmeden biçim biçim
her vuramadığı kuş güzeldir ya insanın
koparamadığı her çiçek
sen aşk sanıyorsun ama değil ,zamanla geçecek...!
ToprağınSesi
"boş zamanlara sığınan aşk aşk değildir ister nihilist takiyyeler as boynuna ister her gördüğün yıldızı senin say ya da her daldığın deniz ama bir şeyi hiçe düşürüyorsan bu yüceltmek değildir bil...!"
ben buraya takıldım. hoş uzun şiirleri okuyamamaya devam ediyorum belki de ondandır:) tebrikler....
Muhteşem bir yürek düşümü..
Kutlarım Ağabey.. 👍👍
Her zamanki tatindaydi, arkadasima tebriklerimle👑
Uzun zamandır senden böylesi şiir okumamıştım abi,ne ise kalemini sivriltmiş,mürekkebi dip bucak tüketmişsin..Her ne ise sana bunları yazdıran aşkla içli dışlı kelimelerden elini ayağını çekip,aşktan öteleyen kelamlara yönelmişsin..Hayra yoralım:D Aşka türlü türlü sıfatlar giydirip,ikinci baharın herzaman bilhassa herkeste aynı güzellikte tezahür edemeyeceğinden söz etmişsin.Ve bu aşk yanılsamasını,aşka bakan sanrıları zamanın hükmüne bırakıyor,dahası zamanın gelgitleriyle sıvanıp noktalanacağını öne sürüyorsun..Ama bir gerçek var ki şair göz önünde bulundurmadığın;zaman her defasında sünger niyetine çekilmez ömre,bazen varolan aşkı harelendirir bazense hiç olmayacak denen aşkın ortasına ilk kıvılcımı bırakır.Kesin,keskin yargılardan kaçınılmalı yani söz konusu zamansa,ki hangi neferde rastgelinmiş zamanın yarenliği,düşüncelere paydaş kesildiği.. Ama illede aşkla gönül bağım bir kesilmez,aşka tarafımca açık çek verilmez demişsin..Ve özellikle seven kişiye sesleniş şeklinde olan şiirde üstünden gelişen konu;heveslerini aşk zannedip körükleme,bilaistisna perhizi aşk nağmelerinden bilme,aşkın tamahkar yolağına bile isteye ekilme' demeye getirilmiş.. Mükemmeldi,teşekkürler..
Şairin kendisiyle konuştuklarından duyulanlar aşksa, geçmemesi gerekir. Zamanla sevgiye dönüşen ya da yerleştiği yerde ses çıkarmadan yuvalanan biçimlerle değişimler gösterse de çekirdeği aşktır.
Aşkta kavuşmak şart değildir. Hatta en yakıcısı kavuşulamayandır.
Karşılaştırmalar ve benzetmeler etkileyici.
Tarz oturmuş.
Etiketteki "la" yerine,"ma" vurgusuna uymalı.
Kutluyorum.