Aşkın Rüzgara Örüyor Ömrümüzü

Ben anlamış değilim arkadaş! Biz neden hala gerçek anlamda yorum yazamıyoruz,neden her şeyi pisletiyoruz,neden tartışmayı bilemiyoruz,uzağız bundan.Bu şiir bu haftaya asılmış yönetim tarafından ve saygı duymak gerekir.Sevmek demiyorum dikkat ederseniz.Herkes katılmak zorunda mı? Hayır.Ama sebepleriyle açıklamak koşuluyla,öyle taş atmakla olmaz bu işler.Ve daha önce de haftanın şiirleri asıldı ve alkışlandı. Şimdi aynı yönetim ve farklı bir şiir,beğenir ya da beğenmezsin ama emeğe saygı duymak zorundasın.Bu şiir beni duygu olarak etkilemedi (anlıyorum),lakin bu şiirin anlamsız,duygusuz olduğunu göstermez pekala;ama Şair nazarında çok ehemmiyetli bir yer teşkil ettiğini unutmamak gerekiri,ki öyle de.Şairin tek bir şiiri yok zaten,onlarca şiir kaleme almış,şuan okuduğumuz şiir asılmaya layık görülmüş.Bundan dolayı bir bütün olarak ele almak ve Şaire bakmak gerekir..

Cemal Bey'in güçlü bir kaleminin olduğunu burada zikretmek fuzuli.

Yüreğinize sağlık hocam

Şiir için yapılan olumlu yönde,mitolojik bir anlatımla yapılan yoruma gözleri yaşaran arkadaşımız,görülüyorki, hakikaten düşünmekten üşenen tembeller topluluğunun ağa babasıdır.Biz şiir paylaşıyorsak burada,içinde mitoloji de olur,öyküde olur,duygusallıkta olur.Alaycı bir dille,saygısızlığını üstü kapalı şekilde aktarılması ise ustaca.Kaldıki saygısızlık ettiğin insan sana her yönü ile en iyi örnek teşkil edecek bir isimken ve bu densizliğe karşı sükutunu bozmamışken.Öte yandan,kimliği dahi şaibeli biri,saklandığı taşın altından çıkarıp kafasını,nasıl ve kime,hangi şekilde saldıracağını bilmeden,söz ediyor,asılısız ve tutarsız,aman dikkat,isim zikrederken de dikkat edin lütfen,kişisel saldırı ise niyetiniz,ağzı kapalı konuşalım o zaman! Şeyhi'nin Harnamesinden bir örnekte ben vereyim,gözü yaşaranın varsın yaşarsın gene,derki hikayede, "bâtıl isteyü hakdan ayrıldım boynuz umdum kulaktan ayrıldım" "istedim hakkım olmayan bir muz,kulaktan oldum takacakken bir çift boynuz" yetersizsenin,hakkınız arayacağınız yer burası değil,boynuz umarken,kulaktan oluverirsiniz,biz burada şiir paylaşıyoruz.Atlılardan bahsederseniz,ben Köroğlu,Ayvaz anlarım. "Söz ola kese savaşı Söz ola kestire başı"

bu şiire tekrar gelip okumak istedim :)

ne göreyim,

aşağıda gerçekten şiirden anlayan ve adam gibi şiiri eleştirmiş ve yazarına dipnotlar yazmış sıkı bir eleştirmenle karşılaşacağım yerde birilerinin gazına gelip, gereksiz ve bi o kadar da beni güldürecek güzel mizah anlayışıyla gecemin bu saatine renk katan dolaylı yorumculara teşekkür eder,

arada ağzını kaydıran , atan ve karşılayan arkadaşlara tessüflerimi pas olarak geçerim...

hayır, hayır ne bu bir eleştiri ne de şiiri savunma... ikisi de değil

ama teessüflerimi yollayacağım gerçek kişiler var sitede... hani arada şiir asıp ne tuzluya ne tatlıya karışmayan edebiyatcı diye kendi sayfalarına böbürlenerek yazanlar...

neden?

haftanın ya da günün seçkilerine girip biz boş boğazları susturacak iki satır yazmazsınız,

yoksa sizin edebiyatınız buna müsait değilmi :) ya da biz gibi şiir anlamazların elinde oyuncak olmaktan mı korkuyorsunuz...

ama bundan sonra korkun :) çünki artık ciddiye alımmazsınız...

mahşerin atlılarına gelince onlar geçen sene 12. ayda dağıldılar, dağıtan da bendim...

ama dostluklar bakidir bende.

saygılarımla....

M.M.Ö; Kazıklık; Takma isimlerle gelişiniz, siteden kovuluşun bilmem kaçıncı harbini yaşamak adına yapılan tüm eylemleriniz; alkolün tesirindendir buna eminim!

İlk kez eleştiri yapmaya kalktınız, görünen o ki yaptığınız eleştiride(!) ne kudretli bir irdeleme, ne de insanların bakış açısını genişletebilecek bir soyutlama(tecrid) mevcut. Boş gezenin boş kalfalığı. Yazdıklarınız ancak bir kaçışın kapı kolu olabilir. Reklam konusunda size bir şey söylemedim fakat böyle bir ard niyetiniz olduğu için şahsınıza mütemadiyen söylendiğini algıladınız. Bu algının altında böyle bir niyetin yattığı ve sözün aslında size söylendiği de ne doğru bir fiil etmişim demekten alıkoyamıyor beni. Size daha fazla söz sarfetmeyeceğim. Eğer şahsi probleminiz varsa özelden yazınız lütfen. Şairin yorum tahtasını müphem tedkiklerinizle kirletmeyiniz lütfen.

Şimdi şiirden edebiyat adına dediğiniz fakat uzaktan yakından alakası olmayan düşüncelerinizi -pılınızı pırtınızı- (alkol şişelerini nasıl bedeniniz depremsi haraketlerle savrulurken zar zor toparlıyor, taşıyor ya, o misal) alıp defolunuz. Bir başka tavsiyede bulunmam haberiniz ola.

"Tüm okuyuculardan özür diliyorum"

M.M.Ö!

Velev ki bana gerçeklikten bahsedeceksiniz, öncelikle öz hüviyetinizle geliniz! Size -köre- gerçeği gösterecek kadar biteviye bir iş yaptığım için üzgünüm. Sanıyorum ki kalbiniz kırıldı olsun toplar iade ederim bu sözlerle. Üslubumun ağırlığından ve kültür muhtevamdan mütevellit sudan çıkmışlığınızı -şahsıma ufaklık diyerek- belli ettiniz. Yani zavallılığınızı. Sizin yaşınızdakilere kazık kadar adam oldun diyorlar ya ben de size kazıklık demek istiyorum. Üzülmeniz tekrar beni ilgilendirmiyor ilgilendirmeyecek.

Çoğu insanın edebiyat platformlarında şairine danışmadan yaptığı eleştirilere cevaben yazılan yorumlar kral-kralcı politikasına (ki bu iş çok kolaydır verecek cevabı ve kültürü olmayanlara adeta sığınaktır!) dönüştürülür. Acizliğinizin bu raddesinde sırtınızı sıvazlayacak değilim. Hakikat meşakkatli bir yoldur. Siz bir insanın ilerlediği yolu görebilirsiniz ama onun yolda ne gördüğünü bilmek için onun gözlerine ihtiyacınız vardır. Sordunuz mu Cemal Bey'e "arkadaş bu nedir?" Yoo. Halen zırvalayın zaten. O yorumdan sonra bir şeyleri anlayacağınızı düşünüyordum ama nafile. İşi yaş meselesine düşürecek kadar beygir gözlüğü takmış birisiyle münasebet edilmez.