Asya

Tut elimden Asya
Koynunda sakladığın ak güvercinler hatırına
Sorgusu bitmeyen bir coğrafyadan geldim
Bir tas suya muhtaç yüreğim
Anla
Tek damla görmemiş yangın yeriyim

Tut elimden Asya
İstanbul'u üstüme devirdim
Göçük altı mıyım, harabe miyim
Çözemedim...'

Yaka paça sürüldüm aşka yürürken
Tesadüfleri silmişken tam da
Tam da yüzümü güldürmüşken
Yenildim!

Eğme başını Asya
Ağlama!
Bana gözyaşından ötesini ver
Yeniden doğur beni hayata!
Ne intihar ne cinayet
Tertemiz bir ölüm yazılsın alnıma!

Kendi sesimle boğuşmaktan yoruldum
Sıvası dökülmüş duvarlara çarpıyorum durmadan
Durmadan ayaklanıyor bu sızı
Tümcelere sığmıyorum
K/ayıp bir sözceyim artık
-kendimden saklanıyorum-
Bul beni Asya'm!
?afallıyorum!-

Modern acılarla kıvranıyorum kaç zamandır
Lisanımın sözü bozuldu edeple
Ar damarı çatlamış buhranlarım illegal satırlarıma düşüyor
Galiz manalar...
Kaç şiirin katiliyim saymadım
Kaç şair yüzüme tükürecek kim bilir
Hangi ressamdan bir metafor dilenebilirim
Bu bungun halimi çizmek için?

Kulaklarım çınlıyor ajans haberleriyle
Birkaç muh(a)bir 'aşka sövgü' başlığında yazıyor beni
Estetik etik kurallarını çiğnemişim otuz iki dişimle

-İstanbul'a küsmüşüm o akşam vakti...-

ll

Aksanı yitirilmiş dillerin
Paslı alfabeleriyle yazdığım veda mektuplarımı aldım terkime
Uğurla beni Asya
Sırtımda taşıdığım yamalı direnişimle
Kaçak bir sevdalı olarak düş adımı o anı defterimden silinmiş dizelerime
Yenik bir kimliğin bozgun mevsimi gibi

Sonra
Bir suzinakta dinle o masumane gençliğimin düşlerini
Anonim bir türküyle çığır ismimi
Uzakları yakın eder gibi
Sır gibi Asya'm
Keskin bir sızı gibi
Kendinde sakla ismimi...
-anladım kurtuluşum yok, ümidim yok!-

Artık herkesçe bilinen potansiyel bir suçluyum
Sen de bırak beni Asya'm
El gibi
Umarsız bir yel gibi
Bırak şimdi ellerimi
Aşkı ölümle kodlayan kimliksiz bir militan gibi

-anladım,
Gönderemden düştü aşk bayrağım!-

Bana failsiz birkaç ölüm tarifi ver
Sabıka kaydımda yazılı şiirleri susmaktan yoruldum
O'nun gülüşünden aldığım bütün imgelerimi infaz bildirilerinde okuyorum
Ayrılık protestolu dipnotlarımı içeri tıktı o gece devriyeleri
Bu aşkın ispatından yoksunum!

Anladım kurtuluşum yok
Ümidim yok Asya!

İstanbul yok
O yok!

Susma Asya
Hâlâ yakılmamış bir ağıt varsa
Üfle içimin koruna
Bir akşam vaktinde kızının ruhu bırakıldı İstanbul sularına!

25 Şubat 2016 433 şiiri var.
Beğenenler (26)
Yorumlar (14)
  • 8 yıl önce

    şairem can özüm yüreğim bir damla sana muhtaç elinden yüreğinden öpüyorum. sen ne güzelsin.

  • 8 yıl önce

    özlemiştim... çok güzeldi... şiirdi.. yerini bulmuş..tebrikler👍👍👍👍

  • 8 yıl önce

    Yaşananlar hep hüzün dolu dolu bir şiir yürekten tebrikler Züleyha hanıma...😅👍🤐🤐

  • 8 yıl önce

    Kulaklarım çınlıyor ajans haberleriyle Birkaç muh(a)bir 'aşka sövgü' başlığında yazıyor beni Estetik etik kurallarını çiğnemişim otuz iki dişimle

    -İstanbul'a küsmüşüm o akşam vakti...-

    ''Aslı şiiri bölme, şiire gölge etme'' diyorum kendime ama gidemiyorum ki şairim büyülüyor kaleminin gücü kuvveti... 👑

    Yine gelirim 😂 şimdilik 🤐🙂

  • Eğme başını Asya Ağlama! Bana gözyaşından ötesini ver Yeniden doğur beni hayata! Ne intihar ne cinayet Tertemiz bir ölüm yazılsın alnıma!🤐😙😙

    Uzun zamandan sonra Biricik kızımın sayfasından Şiir okumak ne güzel... 😙

    Şiir sen nü güzelsin...👑

    Seçki kurulu hak ettiği makamına taşımış bu güzel şiiri bize de alkışlamak düşüyor...👍

    Kaleminin izi silinmesin ..😙