Ateşten Gömlek

Yaşam koca bir yalan sevdiğim
İlk açtığında gözlerini dünyaya
Ölüme kapatacağının resmi.
İki uçlu deynekte ,
Dar zamanlarda zaruretten aşık olup
Tuvaline kara çalanların trajik tablosu .
Gel biz geniş zamanların koynuna girip ,
Gökkuşağı boyayalım
Sana üç renk veriyorum...


Şöyle bir baksana etrafına
Aşklar parmak izi gibi ,
Biri diğerine bezemiyor
Kimi sahte cennet
Kimi alâmet
Kimi kızılca kıyamet ...

Ben ;
Gün ortası sarhoşluğu vaad ediyorum sana .
Sevabı yok ,
Günahı da .
Dengesiz ,
Düşme tehlikesi çok .
Korkar mısın günahtan ?
Yoksa ;
Var mısın körkütük
Benimle yalpalamaya ?
Önüne düz yollar seriyorum .


Dersen ki ; ' korkuyorum
Kıyamet sonumuz .'
Korkma !
Ben gibi yap ,
Tırman üzerine korkunun .
Yüksekten baktıkça ,
Daha küçük ,
Daha bir savunmasız duruyor gururun .


Tanrı'nın değirmeni yavaş döner
İnce öğütür .
İmanın varsa bil !
Aşk iman gibidir ,
İman sabır gerektirir .
Sevda hiç aceleye gelmez .
Sevgiliye biat edenin hakkıdır cennet .
Evet ; belki mübalağa ediyorum ,
Sana cennet teklif ediyorum .



Aşk şarabı yıllandıkça mahzende ,
Doyum olmaz tadına .
Anlık mutluluklar adına
Bu kadar kısa iken hayat
Değer mi ucuz şarap yudumlamaya .
Gönül mahzenimi emrine amade ediyorum.



Ortaçağ tılsımları kadar gizemli
Günah kadar karşı konulmaz
Yanardağ eteği gibi tehlikeli ise aşk
Alâmetse , kıyametse
Her neyse !
Yanarsa yansın tenimiz .
Haydi gel !
Binelim bir alâmete
Gidelim birlikte kızılca kıyamete
Sana ateşten gömlek biçiyorum...



¬