Ay Sofrası Hikayeleri/mülteci...
İçerime işle lodos...
Gözlerimin içinden geç
Ve dalgalandır artık bakışlarımda kalan yaşları.
Ne bir dalgakıran
Ne de öksüz bir tekneyim artık
Gücüm de yok sana karşı duracak...
Ay sofrasında
Hüzün demlenen yaşlı denizci misali
Yırtılan maviliklerimi yamıyorum.
Anlayacağın,
Rüzgâr ektim
Artık fırtına biçmeyi bekliyorum.
Bunca zaman
Ne yakılası kelimeler büyüttüm ellerimle.
Ateş gömleklerine sardım bedenimi de
Yine kar etmedi...
Sen bari işle artık içime.
Yıkamadığım tüm mabedlerimi yerle bir et.
Azat et savunmasız yüreğimi.
Çok değil,
Küçük bir sufle versen yeter
İster kahır olsun usulca fısıldayacağın
İstersen altınsuyuna batırılmış kadar sahte umutlar...
Dilim bir çözülürse;
Ruhuma sığınan mültecilere anlatacağım hikâyelerim var...
Haziran'2009 Aydın...
dahası umut olsun mutlaka mavi
yüreğine sevgiyle
Ve deniz taşmak üzereyse rüzgar bahanedir .....kabaran gönlün dalga seslerinin yankısı var mısralarınızda teşekkürler.......
Tadı damağımda kaldı. :)
Farklı ve güzel bir şiirdi.
Tebrikler