Balkon Cinayetleri
Falanca tarihin !
Falanca saatiydi !
İsimsiz bir aşk yaşanıyordu,
Hamburger arasında;
Küvete giden yolda kahveler tazelenirken,
Sigara dumanında boğuluyordu düşler...
Henüz pembe ellerin mor dili yokken,
Savruluyordu kahkahalar;
Anlık yaşamın orgazmın da kirleniyordu,
Masum yastıklar,
Ve
Kundaklara sıçrıyordu (ar)sız çığlıklar...
Şoselere serilen yaşamların arifesinde,
Terlerken vücutlar,
Kendi çıkmazında boğuluyordu hayasızlıklar...
Cehaletin rengi yoktu,
İsteyenin kapısından giriyordu içeri...
Netekim;
Eşikten girdiği kalplerin,
Balkonundan çıkarken,
Kanatsızları da çıkarıyordu,
Arkasından,
Ve
Zeminlerin gözyaşı,
Yumuk eller oluyordu çaresiz...
Sonra;
Falanca tarihin,
Falanca saati olacak,
Ve
Telaşla koşan küçük bir çocuk,
Spermlerin yarışından yorgun doğan,
Taze hayatın,
Ağlama hakkını kullanamadan sustuğunu,
Babasına korku dolu gözlerle ve dehşet içinde anlatacaktı...
Ve
Bu vahşet !
Varolan başlıklara,
Yine,
// BALKON CİNAYETİ // Başlığıyla taşınacaktı...
Ağlamaya hakkı olan tüm yumuk gözlerin (Bebebeklerin) yaşaması dileği ile !!!
01/10/2010
Bebeğini gizlice küvette doğrup sonra balkondan atan liseli kızın cehaletine ithaf olunmuştur.
hassas bir konu ve sizde üstesinden gelerek yazmışsınız değerini de görmüş kutlarım saygıyla.
Teşekkür ederim Hakan...
Sevgilerimle...
Siire vede yoruma alkislarrrrrrr
Teşekkür ederim Şiir dostları.
Sevgi ve şiirle...
👍
şiir yazan yüreğe ve ruh olan sese tebrıklerımı bırakıyorum..harkuladeydı dost