Belirsiz
-olmayanın peşinde koşmanın mülteci hüzünleri-
--
bay garson
hoşbulduk kimsesiz salaşlığınıza
donatınız
masamı şöyle yorgun umutlarla
ben şöyle bir köşeye sığınırım
siz ben yokmuşum misali davranın
her zamanki gibi
--
tuzlu bir masanın kenarındayım
yüzgeç ellerimi
lanetli deniz kızlarına
bağışladım
misina ucunda şiirlerim
ve kent sessizliğim
-ey bre Poseidon
şu pisibalığınca
yaşamaktayım
ölmekteyim
--
bay garson
yakanızdaki iyot kokusu
ile çetrefilli karanfil için
teşekkür ederim
teşekkür ederim-
--
penceremin önüne vuran
ay ışığı zıpkını
kimbilir kaç kez yenildik
o balinanın
kalabalık dişleri arasında
ayyaş bir iskemledeyim
sallanıp duruyorum
başımın üzerinde
loş bir ışık
etrafımda viking kanı
o büyük İskandinav yalnızlık
--
bay garson
rica ediyorum
müziğin sesini açınız
bu yokluğun deniz ağıdı opereti
--
Atlantis'te kayboldu içim
döngüsel
ruhlarını sakındı
suya yaptığım tütsü çizimlerim
yorgun
bıkkın
ölgün
...
--
bay garson
param yok dedim
dilerseniz
bir parça şansla
hesabı öderim
ne olsa
bu son akşam yemeğim
bay garson
kızdırmayınız beni
siz de değillerdensiniz
ben de
hatta burası varla yok arası
saydam
görülmesiz
çok kişinin dönemediği gidişlerdeyiz
Güzeldi. Zevkle okudum.