Ben Çok Yalnızlıklar Defnettim Sofia

Bilmedim Sofia
gökyüzünden yıldız koparmışım meğer
gecenden siyahlar çalmışım,
bilemedim/

Kekemeyim yaşanmamış mutluluklarda,
adına şiirler döktüm tüm kayboluşlarda,
ben seni hep 'çok harfli ' sevdim...

Yüreğimde çığ oluyorsun, bakma öyle,
rüzgarım kesiliyor aşka Sofia.
Bildiğim her şarkı gözlerine çıkıyor,
titriyor nefesim/

Sonra sen geliyorsun gökkuşağı renginle,
gözlerindeki mutluluk bölüyor soframda ekmeğimi..
İnce bir sızı büyüyor,
boğuluyor sesim...

Yıpratılmış hayatlardan geliyorum Sofia,
yarım kalmışlıklardan.
Sen benim hiç geçmemişimsin,
geçemediğim/

Bana çok görüyorlar yalansız gülüşleri,
illa, rengi olsun diyorlar tüm şairlerin.
Aynı melodiyle sevilmiyor herkes Sofia,
aynı makamdan söylenmiyor.
Susunca,
öpülesi dudaklarından bildim...

Kendime denklediğimsin sen benim,
aydınlık bir sokak gibi içime işlediğim.
Gitme be Sofia,
sen gidersen uçurumlar büyür aşka,
kalbi kanar hüzünbaz şehrimin/

Hem Sofia
''ikimizde yaralı birer katiliz,
ne iz kalır geriye, ne de biz.''
Boğuluruz, tükeniriz, kayboluruz.
bil istedim...

Biraz önce,
bir şiir geçti önümden.
Sana benziyordu,
yine kendimden geçtim/

Kaybetmeyi öğrenince büyüyormuş insan,
kaybetmekten geliyorum.
Sen yak bir sigara Sofia
ben seni dumanından öperim...

Bizim buralarda
acı türkülerdir akşam dediğin.
İki hece olur gece,
bilmediğin, görmediğin/

Oysa hep yarınları düşlerdim ben,
yarın diye birşey yoktu bilirdim...

Ölmek yitirmekti günbatımlarını,
bırak Sofia, uykulu kalsın gözlerin/

Saçların dağınık kalsın, ömrün yitik,
ben bastırmak için yüreğimdeki özlemi,
her sabah, ilkin,
bilinmedik bir türkünün doğmasını beklerim...

Martılar ekmek kavgasında Sofia,
gözlerim yine 'sen' uykusunda,
portakal çiçeği kokar nisanda şehrim/

Şimdi bir gökyüzü çizsem diyorum,
umutsu uçurtmalar dolaşır gamzelerinde..
ve oturup öyle bir ağlarım ki,
gözümün yaşından vurulur kirpiklerim...

Ben kitapları ortasından okuyanım Sofia
ve ben içine hiç sığmayanım harflerin/

Yarım kalan cümlelerimsin sen benim,
hiç ısınmayan ellerim.
Eeey acım,
eeey Sofiam.
Ben aslında uzakları da severim
senin hiç, gitmediğin, keşfetmediğin, bilmediğin...

Ben çok yalnızlıklar defnettim Sofia
ama sensiz hiç ölmedim,
ölemedim.
Yokluğun öyle zordu ki,
hiç bir gidişe gömmedim ''SENİ'' bağışla,
gömemedim.

01 Ekim 2014 326 şiiri var.
Beğenenler (6)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (7)
  • 10 yıl önce

    Ah Sofia ne de derinden yer yapmış yürekte ne etkilemiş aşkı sevdası...👍😅

  • Sonra sen geliyorsun gökkuşağı renginle, gözlerindeki mutluluk bölüyor soframda ekmeğimi.. İnce bir sızı büyüyor, boğuluyor sesim...

    Yıpratılmış hayatlardan geliyorum Sofia, yarım kalmışlıklardan. Sen benim hiç geçmemişimsin, geçemediğim/😙👍👍

    Bu gün neden se hüzün ve hasretlik kokuyor tüm sokaklar Eylülün gidişinden midir nedir bilmemem ama bu gün okuduğum eserler bir birinden güzel ve kendinden söz ettirecek ...kutlarım kalemini ve yüreğini Mustafam..👍😙😙