Benim İstanbul'um

Ahhhh.. Be.. İstanbul'um.. Benim İstanbul'um.
Bir başka sevdim seni, ben başka sevdim.

Ne şehirler gördüm, senden uzak diyarlarda.
Ne bir Paris, bir Londra ne bir Viyana,
Berlin, Sidney,Venedik hani nerede Roma.
Nerde kaldı Gırnata, Hani şanlı Kurtuba.
Her biri bir hayal olur, sönük kalır şahsında.

Ahhhh.. Be.. İstanbul'um... Benim İsatanbul'um
Anlayamadım sendeki şaheserliği
Çözemedim ruhundaki esrarengizliği,
Ben sende, şahsında tarihinde kayboldum,
Ben sende varım amma, yoklara gark oldum.

Boğazında eser rüzgar, güneşin serinliği,
Hisarın sularında kaybolur, mavinin derinliği.
Martıların kanadına yükledim sevgimi
Yüreğime sürgün yedi ruhumun deliliği,

Ahhhh.. Be.. İstanbul'um... Benim İsatanbul'um
Nedendir bilemem! bendeki Aşk hikayen.
Uzaklarda olsan bile, ruhumda gölgen.
Pierre lotin, ve kahven bir de kız kulen
Sen benimsin, benimsin İstanbul'um.

Sende beyaz bir gece, sende bir gündüz oldum,
Seni bin bir gecede değil, bir sende buldum.
Ben sen de bir var oldum, bin kere kayboldum.
Sen benimsin, sen bendesin İstanbul'um.

Mexx'li sahillerde, güller kadar zarifsin,
Sen bazen neden kız kulesine küsersin.
Sen Şehriyarın, şehrinden daha güzelsin,
Sen benimsin, sen bende hep özlemsin.
Sen benimsin, benimsin İstanbul'um.

Masallarda okudum, Şehrazad'tan dinledim.
Ben seni şarkılarda, hep şiirlerde söyledim.
Geceleri rüyalarda, gerçeklerde özledim.
Sen benimsin, sen bende hayalimsin,
Sen benimsin, benimsin İstanbul'um.

Çizdiğim resimlerde, boyalı tablolarda.
Mehtaplı gecelerde, renkli yakomozlarda
Beni arar isen dolunayın altında,
Sen bende bir sırdaş oldun, kayboldun,
Sen benimsin, Benimsin İstanbul'um.

Ahhhh.. Be.. İstanbul'um... Benim İsatanbul'um
Al da götür beni benden, kaybet kendinde
Cennet kokan boğazında, sahillerinde
Yıldızların altında mehtaplı gecelerde
Beni bende bırakma, kendi halimde.
Ben sendeyim, seninim İstanbul'um.

Her sevda kendi Aşkından vurulur.
Söyle bana İstanbulum söyle ne olur!...
Benim sevdam, benim Aşkım sende tutulur
Tutsak olmuştur gönlüm, sende bulunulur.
Sen benimsin, benimsin İstanbul'um.

Bir destan gibi doğdu seninle hikayem..
Sensiz geçen günlerime ayakta ağlarım.
İssız yanlız köşelerde, haleti ruhiyem
Soğuk şubat günlerinde ben hep yanarım.

Yazın sıcağında, Ağustosun dördünde,
Yüzüklerin efendisi gibi bir filmde,
Yapayalnız kaldım da rüzgarında üşürüm..
Senin sıcak bedininde, senin gölgende,
Huzur yolculuğunda, yorulmadan yürürüm.

Hem Güneşim üşüdü, hem ateşim sende..
Dayanmak mümkün mü? Bu aciz bedende
Karanfiller, Orkideler üşüdü, Güller üşürde,
Bin bir soru düğümlenir bütün zihnimde...

Ahhhh.. Be.. İstanbul'um... benim istanbul'um..
Seninle kıyıldı nikahım kutsal beldelerde,
Melekler şahit oldu, Mescid-i Nebevide.
Allah'ın huzurunda, rasulümün yanında.
Dualar ettim sana Kâbe'yi tavafımda.
Ben sendeyim, seninim İstanbul'um,
Sen benimsin, benimsin İstanbul'um.

Bir hüzün basar senden ayrıldığımda.
Ben ayrılık şiirlerini henüz yazmadım.
Ağlamayı seçtim. Sensiz karanlığımda.
Ayrılık günlerini duvara kazımadım.
Kendimden kaçtım amma, senden kaçamadım.

Buysa benim kaderim, bunu ben bileceğim.
Galata kulesinden hep seni göreceğim.
Sen yoksan İstanbul'um, söyle, söyle, kimi seveceğim.
Sen benimsin, Benimsin İstanbul'um.
Sen bende bir hasret, özlemsin İstanbul'um.

Sevgimin ölçüsünde derin midir nefretim?
Sensiz sessizliklerde, nuruna hasretim.
Ayrı düştüm İstanbul'um, hem öksüz hem yetim
Ben senden ayrılamam benim İstanbul'um.
Sen benimsin, Benimsin İstanbul'um.

Saatler dursun.. Zaman akıp gitmesin,
Bakii kalsın Sevdamız burda bitmesin.
Türkiye'mm.. Samsun'um bunu bana cok görmesin.
Sen benimsin, Benimsin İstanbul'um.

Sultan Ahmet, Ayasofya, Süleymaniye,
Bir yıl gibi gelir sensiz bir saniye.
Ölüm hak, dünyada yaşamak niye!
Al benide sar bayrağına, göm kabrine
Ben seninim, seninim İstanbul'um.

Beni bende bırakırda gidersen eğer
Makberine kabul et, ölmeye değer
Yine bir sabah doğarken vakti seher
Bu can bu bedende ne acizdir meğer.
Ben seninim, seninim İstanbul'um.

Aç şefkatli yüreğini bana kabrinde
Örtü ver üstümü kar beyaz kefeninle
Eyüp mezarlığında, Haliç ütünde,
Sende ölmek isterim, benim İstanbul'um.
Sende kalmak isterim benim İstanbul'um.

Başımda bir mezar taşı, üstü yazılı,
İstanbul aşığı diye kazılı.
Bir gül olsun mezarımda sen koan
Orkideler açsın karanfiller ağlasın.
Ben sendeyim, seninim İstanbul'um,
Sen benimsin, benimsin İstanbul'um.

Müzik: Muazzez Ersoy / Seni Seviyorum

04.08.2005 / İstanbul

03 Eylül 2009 18 şiiri var.
Beğenenler (7)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (13)
  • 15 yıl önce

    Çizdiğim resimlerde, boyalı tablolarda. Mehtaplı gecelerde, renkli yakomozlarda Beni arar isen dolunayın altında, Sen bende bir sırdaş oldun, kayboldun, Sen benimsin, Benimsin İstanbul'um.

    Ahhhh.. Be.. İstanbul'um... Benim İsatanbul'um Al da götür beni benden, kaybet kendinde Cennet kokan boğazında, sahillerinde Yıldızların altında mehtaplı gecelerde Beni bende bırakma, kendi halimde. Ben sendeyim, seninim İstanbul'um.

    İSTANBUL her zaman farklı şiir süper olmuş KUTTLLLAARRIIMM👍👍👍

  • 15 yıl önce

    Böylesine bir İstanbul aşkı....ne müthiş bir anlatım... Tüm kalbimle TEBRİKK EDİYORUM👍 👑👑👑👑👑👑👑👑👑

  • 15 yıl önce

    kimleri kendine aşık etmedi ki İstanbul,

    İstanbul'a yazılan hangi şiir sevilmedi ki,

    selam ve saygılar dosta