Beyin Kaosu Ve Ateşten Kalıntıları

Zaman bu zaman ...

Aralık hep keskin soğuk
Aralık ocağa gebe
Sancılı ,
Dezenfekte edilmemiş , rastgele bir dereyatağında
Doğuracağı kutsal ateşe ...


Misyon ...

Adam ; koca gönüllü
Adam ; misyoner
Bildikleri bir kitap dolusu
Ve bilinmeyenden yoktu korkusu
Nitekim ,
Tanrı onu korurdu ...

Yolu uzun ,
Çetin .
Sonra bir köprü ;
Uçsuz bucaksız ama ,
Hem başı var , hem sonu .
Başı alaz , ucu su damlası
Belki tam tersi
Önce yola çıkmalı ...

Kışın en karasından , inancının beyazına bir misyon
Amazon yanıyor oysa
Cehennem ,
Ebedi cehennem ...
Everett'in elinde nurdan meşale
Üç gül , bir orkide
Nirvananın reçetesi
Düştü yola avuç dolusu inançla
Tanrı'yı götürecekti Piraha'lara .
İsa'nın dualarında .


İnançsızlığın çekirdeği ...

Piraha ;
Kayıp topluluk
İnsanlığın içinde , ayıp topluluk
Anlam bunalımı sarsmış ruhlarını
Yönünü kaybetmiş çocuk .
Onların tüm'ü yoktu
Birden ona kadar saymanın önemi de
Siyahları ; kirli kan
Beyezları ; o şeffaf
Yeşilleri ise henüz olgunlaşmamıştı .
Onlar ; soyut ne varsa sırt çevirmiş
Somut mutluluklar seçmişti
Piraha ?lar
Dört kitabı inkar etmiş ,
Kendi yollarını kendi çizmişti .

Öylesi fakirdiler
Ezelleri yoktu ,
Ve öylesi zengindiler
Çeşmelerinden şarap akıyordu.
Erkekleri kadına ,
Kadınları aşka tapıyordu .
Bir kitapları bile yoktu
Ölü de değildiler üstelik ,
Hepsi yaşıyordu .


Ava giderken avlanmak ...


' İsa ' dedi adam
İsa !
Huzurumun kaynağı .
Yola gelin
Yoluma gelin
Nefesiniz olayım ,
Cennet suyu olup yağayım ,
Cehenmem sıcağı inerken ruhunuza .
? Kanıtla ! ? dedi Kohoi
Kanıtla !
? Ruhunu elle ? dedi Everett
Ruhunu elle !
Gör bak , gerçek mutluluk nerede ?
? Ya doğrudan deneyim ? dedi Piraha
Ya doğrudan deneyim !
Hiç görmediğimin varlığını nasıl bileyim .
Senin aradığın cennette mutluluk
Biz onu yaşarken bulduk .
Bir şeyler söylemek istedi adam
Söylenecekleri bitmişti .
Süngü düştü
Sustu misyon ...

Sustu adam ,
Bir kitap dolusu bildiği
Ve üç gülü
Hatta orkidesi
Bir ana kurban gitti .
Yüreğinde koca bir inançla geldiği Amazonlar'da
Elleri buz soğuğuydu
İçi boştu .
Artık ;
Soyutu soyutlamış
Somutu kucaklamış bir ateistti .
Cennet vaad etmişti bir ırka
Ve adama .
Onları bıraktı da orada ,
Çıktı bilinmeze yolculuğa
Beyin kaosu başladı
Misyon çöktü gıcırtılarla
Bir misyonerin (gerçek) hikayesi burada bitti ...

Not : Bu şiirin temasını ve bilgi kaynağını bana ulaştıran sevgili Mehmet Toker'e teşekkür ederim .
Kaynak : Emre Aköz ? Ateist olan misyonerin hikayesi

21 Kasım 2009 87 şiiri var.
Beğenenler (16)
Yorumlar (20)
  • 15 yıl önce

    muzaamdı zeynep... yine düşün sınırlarını zorlayan mükellef dizeler...

    derinlikli uzun soluklu ve göz alıcı usta işi dizilimler...

    tebrikler şairime👍👍👍👍

  • 15 yıl önce

    şiiri irdelemek gerek,

    açıkçası temada ne yanısıdı ilk okuma ile çok vakıf olunası değil,

    bir öykü demiş sevgili zeynep,

    biçim olarak baktığımda;

    Sustu adam , Bir kitap dolusu bildiği Ve üç gülü Hatta orkidesi Bir ana kurban gitti . Yüreğinde koca bir inançla geldiği Amazonlar'da Elleri buz soğuğuydu İçi boştu ....

    bu kısım çok hoşuma gitti,

    farklı olmalı bazen

    şair bunu başarmış

    kutlarım

    sevgiyle kal...

  • 15 yıl önce

    İnsanlığın, kendi ritüellerini yaratan paganizmden ateizme kadar olan düşünsel yolculuğu başarılı yansımış dizelere. İşlenen tem ötesinde şiir dili oldukça yetkin.

    Kutluyorum.

  • 15 yıl önce

    Ava giden avlanır.

    Güzel bir inceleme ve gözlem sonucu sana yakışan bir şiir daha sevgili Zeynep.

    Hayata dair yazdıkların çok hoş oluyor.

    Kutlarım seni.

  • 15 yıl önce

    Uzun ama keyifle okuyunca gerçekten haz alınıcak şiir olmuş.Tebrik ederim zeynep hanım👍👍👍ZEMOOOO