Bir Kuru Ekmek Için Yollardayım !
Sabahın ilk demlerindeyim,
kuşlar cıvıl, cıvıl...
Dumanlı dağlar dumanı nı sessizce dağıtmış !
Deniz, geceden dalgayı biryerlerde unutmuş !
sevgililer yari koynunda uyutmuş, olsa da,
bense yine aynı ruh halindeyim..!
yüzlerim asık, kaşlarım yine aynı yerden çatık !
bulmaya gidiyorum azıcık azık...
bugün yemesem bari,
dost bildiklerimden bir kazık..!
kula kulluk bize yakışmasa da,
insanlık bizi biryerlerde unutsada !
mutlu günler bizi ayakta uyutsa da,
çanak yalayıcılar köşe bucak tutsa da..
......../
sen uyurken çocuğum,
baban kısır döngülerle uğraşıp,
akşama elinde kana bulanmış ekmek getirse de,
ekmeğin kanını sil, tuza banıp ta ye, yavrum..!
Bu helal kuru ekmek,
bal kaymaktan iyidir yavrum...!
Bu kuru ekmek !
bir işçinin alınterinde ki tuz ile bezenmiş,
aşağılanmanın, horgörülmenin altında yoğrulmuş,
yürek yangınların da pişirilmiş...
Önüne getirilmiştir...
Ben yarın yine kuşların sesini,
sen uyurken dinleyip,
dumanlı dağlara özlemle bakıp,
deniz'e özlemle sarılıp,
Bir kuru ekmek için yollardayım...
Herşey senin adam gibi adam olman için...!
Antalya lanetli geceler
slm kalemine yüregine sağlık yine zülfü yare dokunmuşsun gardaş.kalemin daim yüregin kavi olsun sevgilerle kal