Bir Masal Düeti

YUSUF

Mavikantaronlar uçurumu Yusuf'um.

Yer bitmez ağladım gezdikçe,
Ay dolu gökyüzü,
Güneş yılına bastım.

Suyu silgi vermiş Tanrı.
Vebalim düştüğün kuyu,
Hırsın elinde sepken kurşunlar
Ruhtan evveldi,
Alnımda Han yazıtı,
Yıkılsın adım duvar gibi,
Kum işlettin içime, cam şiddetinde kırıldı ömür
Çöl sıktım yumruklarımda serap sen görünürdün

Kıyameti ellerime verdiler
Zakkuma sarıldım sur gibi
Burçlar zehir zıkkım sustu
Tufanla gelen sevda
Ağrıdan asılıymış ölümsüzlüğe

Saçlarım eteklerime dolaşırdı
Köleydim ruhun alt zirvesinde
Beni bağışla hayat
Utanılır mı aşktan
Ucubelerin kalbiyle
Yükseklerden atıldık
Suya batırdılar büyü yapıp
Aldırma Yusuf'um acılar kalsın diz boyu

Çığlıkların tel tel saçlarımda
Müjdeli sevda gibi uzun

Yansak güneşi yılmadan
Işık yılı ağlasak zindanda
Yar yanım yarım ay
Yarınsızlık
Bildiğimiz kapı duvar olmuş hüzün

Sür ruhunu yüzüme
Tut ellerimden
Dördüncü boyutta asıl anlam
Kırmızı karanfiller
Güle serildiler
Hadi çık gel

Tanrı yazdırdıysa ellerine
Susmak düşer kuyulara
Gözyaşı boyu koştuğum kelimeler

Kaç şiir geride kalır
Artık zaman
Yaşamdan ileri,
İlk aşkın başladığı yer
Bitimsiz bir masalın sonsuz sesi
Ömrümün adı Yusuf'um
Tanrıdan gelen
Adına aşk diye doğduğum gün

ZÜLEYHA

Sen uyuyordun Züleyha
Putlaşan hayalin
Ses oldu o serin kuyuda
Bir aşkı ölüme değişmedin ya
aşk olsun


Kekeme bir marstım
Kınında bıçak ve Homeros
Suyun tuzuna rehin
Bütün çölü koştum
Gölgene asarak siyah gömleğimi
Öpseydin sana doğmuştum
 
Eski bir makdülüm ben
Beynime çatılan bir tarih güncesi
Gün gibi ay antik bir düştü aşk
Masala döndüm sevmekten-tam gerçeğim
Derimi soyarak geldim
Çölün sustuğu cendereden...

Suyun perisi zelıcka
öğütülmüş nehir kül oluşun
Sarılırım uzadıkca gölgene
Bu yüzden bir kitap gibi duruşum

 
Sen rüzgâr ve yağmur
ellerin aşk

Gülüşünü çizdim
Tanrının tuvaline

Boyundan uzun gölgen düştü
Van Gogh 'un öznesine
 

İhtimal
Uzun giyotin
Mavi temmuz
 
Ve sarmaşık saçlarına iki boylam
Bir krater gibi düştün
Tarihin gövdesine
 
Nuh'un cebinden çıkan bir kuyu
 
Yüzüm aya benzemese de
Kaç yıldız gece çekti içimden
Kumdan kesilen elim
Kanadı bir gülün öznesinde
Kaç kez yakıldım biliyor musun
İmgesi suya atılan her şiirim
Yüzün de Nil
Ve adı karanfil


Geldim bir avuç hayatla
 

Ömrümün adı Züleyha'm
Adın alnıma tanrının yazdığı imge
ve kulağıma Sfenksin okuduğu masal
Altı harfli tek söylence bildim ben aşkı


-----------
Şiir

Kader Tangut/ Cumali Çorbacı

12 Eylül 2009 197 şiiri var.
Beğenenler (19)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (27)
  • 15 yıl önce

    Helal. yüreğinize sağlık her ikinizin de.

  • 15 yıl önce

    Üstat ! Efsane tadında şiir ! Efsane dilin ve aklın !😙😙😙