Bir Resme Bir Şiir - 36 / Kocatepem Yanıyor

Gün geçmiyor yeni bir acı haber gelmesin
Yurdumun üzerinde ne oyunlar dönüyor
İsterdim ki namertler halimize gülmesin
İtlerin doluştuğu Kocatepem yanıyor

Doyduğum değil ama doğduğum yer köyümdür
Halkım yağa kalkmış sanmayın ki düğündür
Can yakan feryatları boğazlarda düğümdür
Düşmanın dalaştığı Kocatepem yanıyor

Aklım almıyor bunu nasıl derim ki kader
Yirmi beş ocak söndü yüreklerde hep keder
Hangi soysuzun eli bunca canı katleder
Bir pimin yol açtığı Kocatepem yanıyor

Ahmet ,Mehmet, mustafa yoklamaya alındı
Ses vermedi hiç biri parçaları bulundu
Şehit düştü dediler haberleri salındı
Al kanın bulaştığı Kocatepem yanıyor

Zirvesinde yürüdü karlar içinde yattı
Bazen çukura düştü bazen çamura battı
Ne bir gün pişman oldu ne geri adım attı
Atamın dolaştığı Kocatepem yanıyor


Memleketim olan Afyon Kara hisar da dün gece mühimmat deposunda çıkan patlamada hayatını kaybeden bütün şehitlerimize Allahtan rahmet dilerken kederli ailelerine Peygamber sabrı temenni ediyorum.

Nacizane dizelerimi GÜNÜN ŞİİRİ Olarak onurlandıran ŞİİRKOLİK Seçki kuruluna sonsuz şükranlar sunuyorum.Keşke bu elim patlama olmasaydı da bende böylesi bir şiir yazmak durumunda kalmasaydım .

06 Eylül 2012 1058 şiiri var.
Beğenenler (22)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (31)
  • 12 yıl önce

    Bir milleti istiklalden mahrum etmek için birinci taarruz hedefi ordusudur. Orduyu imha etmek için de mutlaka subaylarını mahvetmek öncelikli hedef seçilir ki sonrasında o milleti istiklalinden mahrum ederek koyun sürüsü gibi boğazlamanın önünde hiçbir engel kalmaz.

    30 Ekim 1918 deki Mondros Mütarekesi'nin Türk Ordusuyla ve ülkemizle ilgili maddelerinin ağır koşullarını unutmayalım. Ülkemizi işgal edemeyeceğini, bölüp parçalayamayacağını anlayan düşman güçlerin ilk öncelikli hedefi Türk ordusu olmuş, Mondros Mütarekesi'nin 5.Maddesi ne göre Türk ordusunun silahları elinden alınarak Türk ordusunun dağıtılması amaçlanmıştır. Bu amaca ulaşıldığında da artık milleti koyun sürüsü gibi boğazlamak, istiklalinden mahrum etmek, ülkeyi bölmek ve parçalamak istedikleri gibi yönetmek çok daha kolay olacaktı. Ama o dönemde bu hedeflerine ulaşamadılar, çünkü karşılarında Mustafa Kemal Atatürk vardı.

    (Mondros Mütarekesi Madde 5.: Sınırların denetlenmesi ve iç güvenliğin sağlanması için gerekli olan askeri birlikler dışında, Türk ordusunun gecikmeksizin terhis edilmesi (birliklerin insan gücü ve konuşu, daha sonra, müttefiklerce, Türk hükümetine danışılarak, saptanacaktır) .