Bir Sabah Ezanım Baştan Okunur

kırk gece, kırk gündüz nâr'a vurdular
yinede yanmadım, yaktığın gibi
kısa günde yüzbin kere vurdular
çekmedim aşkından çektiğim gibi

kiltledim odanı, çıkmadım daha
aldım emaneti, bakmadım daha
ne gül ne de çiçek, kokmadım daha
siyah saçlarını koktuğum gibi

akşam sis çökünce, içim daralır
düşündükçe dünü, başım yarılır
garip bir kızım var, bazen o kalır
usul usul basar, çıktığın gibi

bazen yola bakar, hasret sararım
bazen düşe dalar, hayra yorarım
kurumuş bir dalım, neye yararım
toplayıp ocağa attığın gibi

gönül ne yaşlanır, ne de uslanır
gecenin bir vakti, seni seslenir
çevire çevire, yastık ıslanır
sarılıp sarılıp, döktüğün gibi

söyle sen nasılsın, gönlün serde mi?
yarı aç yarı tok, elin darda mı?
aynı yerdemisin, aynı evde mi?
son mektup adresin attığın gibi

halini bilmem ya, ona yanarım
kuru lokma yesem, adın anarım
küçük bir resmin var, ona dalarım
bakarsın masumca baktığın gibi

bir sabah ezanım, baştan okunur
gönlünün acısı, yaştan okunur
gün gelir ismim de, taştan okunur
bakarsın boşluğa baktığın gibi...


yaralı kurt'tan...