Bir Serçe Düştü...
"Acemi âşıktık aslında ne yapacağını bilmeyen"
Serseri mayın yollarda...
Ne rüzgâr ıslığı vardı gülüşlerde
Ne bozulmuş yeminler aşk kahkahasında...
Ülkemi sevdim yama çekilmiş gözlerinde
Bir kuşun dilinde dinledim namelerini...
Seni sessiz dokunurken sevdim...
İncitmedim geceleri, ışık yaptım sana zifirleri...
"Hep kırılgan mektuplar yazdım hangi adrese göndereceğimi bilmeden
Seni tanıyana kadar...
Ben sende yolları sevdim
Yollarından gelip geçen sevda yüklü kervanlarını."..
Saklı kalan umutlarla donattığın yolları...
Ağaçları sevdim dallarına kuşların konmaya kıyamadığı
Seninle yeşermeyi sevdim dallarında sevda açmayı...
"Sen yollarda ağlarken eski aşklarına
Ben usta sanıyordum kendimi bu işlerde," öteden öte düşlerimde...
Tümceleri yitik olsun hasretlerin
Hüzün tarlasına gömün bir daha hasat vermesin...
Ay ışığına işledim siyah huzmeleri
Her zerrede bir sen oldu aktı gece...
Ne zaman uyansam seninle bir güne,
Bir kuş gelir pencereme,
Dereler çağlar o biçim
Nehirler yatağından taşar
Boğulur odam yüzemeyen sevginle...
Bir serçe düştü gönlümden gördün mü?
Mezarı gözlerinde en derinde...
Bir gemi var şimdi sevda yüklü pusulasız
Ne yöne gitse hep bir buz dağı ensesinde...
Rüyalarım sensiz korsan eylemlerde
Çıplak ruhum düşler içinde...
Malumun olsun ki sevdiğim,
Ben sende sen olmayı sevdim...
Tarifi imkânsız hecelerimde...
Sensizken de seninle olmayı sevdim...
Yeni doğan bebek ile serçenin şarkısını anlatan hikâyeyi anımsıyor musun? Çok eski bir hikâyedir bu, İbranice... Hikâyeye göre, Tanrının evinde pek çok salon vardır ve bunlardan biri ruhların odasıdır... The Guf... Cennetin sınırları içinde yer aldığına inanıldı daima... Ne vakit bir bebek doğacak olsa ruhu bu odadan tedarik edilir... Ruhun cennetten tene ulaşmasını sadece serçeler görür ve şarkı söylemeye başlarlar... Dolayısıyla bir serçenin şarkı söylediğine rastladığında anla ki bir bebek neredeyse can bulmak üzeredir... Salon boşaldığında ne mi olacak? Kıyametin ayak seslerini rahatlıkla duyabileceğiz.
Tümceleri yitik olsun hasretlerin Hüzün tarlasına gömün bir daha hasat vermesin...
Ay ışığına işledim siyah huzmeleri Her zerrede bir sen oldu aktı gece... burayı alıp kaçtım ufaklık.. yüreğine serçe heyecanı dolsun sevgimle kutlarım