Bu Ölüm Yakişmadi Sana .....

Belki bir ölüm yıldönümü bu 21 Mart. Ölüenin geride bırakılanlara ağır bir yükü kalır. Taşıması ne de zor bir yük. Abdülhak Hamit Tarhan "Makber" şiirinde ölen eşine bir çığlık mersiyesi sunar. Bu şiirimizde mersiye türünün ilk özele yazılmış şiiri olarak bilinir. Mezarın ,zamanın sonu, gerçeklerin en korguncu, mevkilerin en büyüğü, dorukların en yükseği , tanrı'nın bir gizi ve her insanın şanı ve layıkının o olduğunu dile getiren bir mersiyedir bu. Nazım ise ölümün unutalacağına inanır. "Bir yıl sürer ölüm acısı /kara bir duman gibi dağılır hatıram rüzgarda " der. Kimi yatakta ölümü %..

(sana... yüreğimin eşine yine yokluğuna yine suskunluğuma yine sevgine yine gittiğin güne)

kaçınılmaz bir gerçek eli dili tutuluyor insanın Rabbim sabrını versin,toprağnı bol etsin kalem ayna olmuş yüreğinize,kaleminiz daim olsun

Boş bırak sağ yanını omzunun, Bekle beni geleceğim bilesin, Sana veda etmedim kimseler duymasın, Bu ölüm yakışmadı sana. 😥😥😥😥😥😥😥

çok duyguluydu😙😙😙

( sana .... yüreğimin eşine.. yine yokluğuna yine suskunluğuma.. yine sevgine... yine gittiğin güne...)

Kime yakıştı ki dost, sevdiceğine, can parçana yakışsın?!!.. Dizeler ne de güzel anlatmış o güzel insanı. Yattığı yerde dinlensin, diyorum. Toprağı bol olsun. Kutluyorum. Sevgiler her ikinize de...

Daha bahardı nereye yolculuğun,/ Henüz fidanların ağaç olmadan,/ Yüzün cizgilerle dolmadan,/ Bu gidiş yakışmadı sana./ Beklemeye tahammmülü olmayanlara ne demeli? Gidecek olan yüzünde çizgiler de olsa gidecek.Sabır diyelim.Saygı ve sevgiler.😙😙😙👍