Çalkalanma

Bakmayın siz rüzgârın kalçalandığına
Sahili özlemiş dalgalar gibi bir o yana bir bu yana çarpar
Kıpırtı yırtığında gövdesini oyar vapurlar
Boşluğun içinde kavislenen hiçliği aramak için dolanır tüm martılar
Gümüşi denizin orta yerinde
Sisli sabah aşağılara akar

Nasıl olsa önümüz sonbahar

Bir bulut kalır
Bir de dumanlı uçuş
Kış musikisinden tutturur
Her şey kusursuz

Ertelenen yolculuklara adım atmış gibi
Usulden çıkar
Usul usul uzaklaşırım
-Herkes geçmişin hesabını ödemek için döner
Hata tekrarlayanı sever-

Esrik değişmen
Şarap renkli ufku
Derinliklerine oturtmuş
Dinlendiriyor ruhu

Yalnızsın
-Yalnızım
Susuyorsun
-Susuyorum

Yarım yüzlü yaşam
Yanak yanağa dayanmış
Kaderin kadehi
Ömre değin içiyor us

Mim oyuncusu
Durmadan kaşıyor
Anlamı bozulan kelimeleri
Dudağına götürüp götürüp
Bırakıyor içeri
Şeftali tüyü gibi beceriksiz

Martı, rüzgâr ve vapur
Saçın arkaya savruluş uğultusu
Direşmen hayata notu

Sevdiğinle oyna
Kimse bilmez yırtılan zarı
Kazanca dair
Dubara

Dur bağırma!

Yenişemedik ki