Cehennemi Ateşe Veren Bir Kibrittir Büyümek
-I-
Kimi sokaklar var, tarihime en çok
Dolandırıcı adıyla geçmiş;
Akşam ezanına dek elini tutup kimsesizliğin ağır yalnızlığından
gençliğini kurtardığım sokaklar;
Gri,
Gri,
ve birbirinden gri sokaklar.
İçine gizlendiğim tebeşirden kutucukları mı dersin,
Yoksa köşe bucağına ekili
yapma çiçeklerinin çemberden kalbine arı gibi
?ancak kanatsız-
uçuşlarım mı dersin...
Kısacası, çocukluğumun sokaklardan pek çok bir alacağı var.
Ne yazık ki;
Veresiye defterinde üstü çizilmemiş, düşlerimin
hala,
Ki bu büyük bir ihanet bana;
Fahiş bir fiyatı bile yoktu aslında düşlerimin,
Bir, iki kuruşluk da olsa çocuk kalabilmekti, benim dileğim.
Yapabilirdim:
Sokağa çıkma yasağı getirebilirdim
çocukluğuma.
Çözülmezcesine örgüler örüp evimin
saçlarına,
Ölebilirdim büyümeden,
Annemin rahim gölünün ılık ılık aktığı; kardeşlerimin
döl yataklarından ormanlara baktığı o yarı çıplak,
doğurgan coğrafyada.
Demişlerdi halbuki; sokaklar çocuk mezarlığıdır
Yaz yağmuru gibi hafifçe çöktüğünde gece
orospularını az ötede otlatır.
İnanmadım ki; bu büyük bir ihanetti kendime
Anladım,
İsteksiz olduğumu göre göre
onlar, beni hunharca büyüttüğünde.
-II-
Sabah kuşlarının cıvıltıları kadar tatlı olamadı hiçbir zaman
annemin uydurma masallar dizisi;
Ki bu yüzden
Yorganımı suratına çarpıp annemin, yatağımı terk eder;
toplardım kuşların sesini.
Uçabileceğimi zannederdim çünkü, bu şekilde;
Babamın üzerinden,
Dünyanın üzerinden,
Her şeyin üzerinden, kısaca!
Büyümenin hiç olmadığı ülkelere doğru...
Düştüm;
Kuşlar nehirde yüzebildiğince,
yıkanabildiğince uçabilmekti
benim marifetim
ki
düştüm; gerçekliği su götürmedi tahmininizin.
-III-
A dostlar, ben hiç büyümek istemedim ki.
Büyümek, Kafkas köylerinde Rus ruleti oynamak kadar vatana ihanet
suçu, doğumlara.
Cezasıysa yaşarken ölmek
ve çoğunlukla;
yaşamaya zorlanmak, defalarca öldürüldükten sonra.
Sanki sığamıyoruz büyüdükçe, kalabalıkların
eşcinselleştiren darlıklarına.
Yani bu yüzden, birimiz hep yalnız kalmak zorunda.
Biz, insanlardık en son yaratılan;
Sırtlarımızı yarattı Tanrı ki;
sırtlanlar rahatça avlanabilirdi orada.
Biliyordum,
Kâhinin gaybı bilmesi gibi biliyordum olacakları
büyüdüğümde.
Leziz bir et gibi görünüp afiyetle çiğneneceğimi,
Uzun uğraşlarımın ardından kuş gibi uçabilmeyi başarmışken tam,
sapanın ucundaki taştan
can vereceğimi.
Biliyordum;
Acemi bir kamyon şoförü gibi aşkın
sınırlarıma varıp
kendiyle birlikte beni de uçuruma süreceğini.
Biliyordum ki;
Hiç istemedim ben büyümeyi!
Şimdi çıkıp biri haykırsın hayatın muazzam gerçeğini Pinokyo'ya
O da büyür,
Ve büyüdükten sonrasının özeti ölümdür
-tıpkı bizimki gibi-
eğer gerçek bir çocuk olursa.
A dostlar, ben hiç büyümek istemedim ki. Büyümek, Kafkas köylerinde Rus ruleti oynamak kadar vatana ihanet suçu, doğumlara. Cezasıysa yaşarken ölmek ve çoğunlukla; yaşamaya zorlanmak, defalarca öldürüldükten sonra. Sanki sığamıyoruz büyüdükçe, kalabalıkların eşcinselleştiren darlıklarına. Yani bu yüzden, birimiz hep yalnız kalmak zorunda. Biz, insanlardık en son yaratılan;
🤐🤐🤐 söylenecek tek şey var..her kes kendıne pay biçsin ben aldım koltuk altıma söylenceyı..tebrıklerımı bırakıyorum
Hepimizin alacağı var büyümekten ama artık çok zor... Ki alsak da alacaklarımızı değeri kalmadı hayat enflasyonu eritti bütün alacaklarımızı...
ancak bi tebessüm kaldı çocukluğa dair...
tebriklerimle günün okduğum en güzel şiiriydi👍👍👍👍
Kimi sokaklar var, tarihime en çok Dolandırıcı adıyla geçmiş; Akşam ezanına dek elini tutup kimsesizliğin ağır yalnızlığından gençliğini kurtardığım sokaklar; Gri, Gri,
Büyüdükçe mi yanlışlar çoğalıyor, Yoksa yanlış yaptıkça mı büyüyoruz, Durur mu bu,durdurabilir miyiz?
Yaşça olgunlaşsak da,içimizde hala çocuk kalan kıyılar,köşeler,tenha yerler bulabilir miyiz?
Anlatım olarak yine üst düzey dizelere rastlamak mümkün, Ara sıra okuyucuya tüm çıplaklığı ile saldıran gerçeklik, Ara sıra da kendi gerçekliğinden soyunan bir gerçek üstücülük, Hem günlük dilden,rastladığımız imgeler,kelimeler,hem de sıra dışı oluşumlar.Tebrik ve teşekkürlerimle...
Ele geçirilen mermilerle bi ad yazar ya masaya terörle mücadele ele geçirilen düşlerle isyan yazılabilir mi hayata ...
beğendim syg.