Cennet Nöbeti
bir hiçlik masalı uyduracağız, beklemenin acı verdiği ana yüreklerinde
yorgunluğunu güzden alan gazellere ve sararmış yüzlerine yazacağız
şiir olmayacak bu avuçlarımızdan dükülen
sonra dizelerde solan,
sonra ağlayan
veda olmayacak bu yazdıklarımız, inan
inan başka bir şey ayrılıktan.
arsız bir kurşun, darmadağınık vicdanıyla gözlerinin baharında soluyunca
annene yolladığın selam yarım kalınca,
olmayan yarınlara ertelenince gül kokulu hayallerin
Gece çökecek.
dizelerimize kelepçelenmiş zindanlara vuracak gölgen
bir zift gibi yansıyacak yüzümüze.
bakmayı unuttuğumuz her yerde yıldızlar kayacak.
unutacağız yeni bir ''yarın'' dilemeyi.
ellerimiz suçlu kalacak, ellerimiz kirli.
Ölüm olacak.
ayrılığın şeytanlarını taşlayacak babalar.
sınırları aşacak ve asacak gençliğini yollar.
güneşine hasret bir gökyüzü gibi,
özleyeceğiz seni ve sen kokan ölümsüzleri.
yüzümüzde hüznün verdiği sabır yaşları,
son nöbette yazılı olacak adın, adın cennet nöbeti.
Herkes susacak.
suskunluğun mezarını kazacağız biz yine.
hangi kelimelere sığdırmaya çalışsak, sığ kalacak yokluğun.
ve yine çığlıklar kopacak içimizin kışlarında.
bir dün, bir bugün, bir yarın daha alındıkça elinden
gençliğinden,
nefesinden
hayat gayemizde gülüşlerimiz eksik kalacak.
kirpiklerimizde senden kalan kan, gittin ya ''yarın'' olmayacak.
bir babanın feryadında vatan sağ kalmayacak...
EYLÜL/2012 (tüm şehitlerimize ithafen)
Teşekkürler sevgili Hamza. Açık sözlülük güzel bir şey, bana yön veriyor çoğu zaman.
Fakat bazı kelimelerin içimi sızlattı. Sahtecilik, sömürücülük gibi.
Bu konularla ilgili köşe yazıları yazılıyor, eleştiriler kaleme alınıyor, insanlar bir şekilde içlerini döküyor ya da döktüğünü sanıyor. Ama ben bu duygularımı sadece şiirle ifade edebildiğime inanıyorum. Deneysel veya bilimsel yazılar yazıp, senden ''sahtecilik'' tabirini duymak istemezdim. Ama bu yazdıklarım sahteyse tamam ben sahte biriyim. İnsanların duygularını sömürmek için böyle şiirler yazıyorum. Sen böyle tanıyabilirsin beni, üzülmem.
Bazı şair büyüklerim, şiirlerimde konu değişikliği olmadığını söylemişlerdi zamanında. Şimdi sen bu şiirimin konusuna duygu sömürgeciliği olarak bakıyorsun. Ama sen Büşra değilsin. Ben de Hamza değilim. Senin şiirlerine sahte ya da gerçek diye yorumlar yapamam. Sen de bu şekilde değil de başka bir dille söyleseydin keşke.
Canın sağ olsun. Ama içimi dökmek istersem, yine bu konu için yine böyle bir şiir yazacağım.
Sana göre sahte, bana göre gerçek...
Bu tür şiirlere bir türlü ısınamıyorum. Zirâ bu tarz şiirlerin estetik olabileceğini düşünmüyorum. Şiirde duygu olmalı mıdır, evet elbette. Lakin bu kadar yoğun duygu şiirdeki estetiği tarumar edecektir, bu şiirde de olduğu gibi. Milliyetçi, dinci duygular elbetteki okuyucuyla duygudaşlık kurmanın bir yoludur. Fakat bu yol şiir sanatına yakışmayacak sahtelikte üstelik sömürücülüktedir. Elbette ki şairin derdi burada bir demogoji olmayabilir, fakat benim gibi Tanrının gözüyle bakan okuyucu için iticidir, yapmacıktır, sahtedir.
Şiirselliğe gelecek olursak, klasik, standart bir şiirsellik. Dediğim gibi duygu estetiği vuruyor. Dil her zamankinden biraz daha ağdasız. Biraz daha dolaysız. Bu da açıkçası bana sıkıcı geliyor.
Olaylar böyle.
Off 😅
Tarifsiz acı bu..
Selam, sevgim kalsın sayfanızda...
bir çoğumuzun gün boyu gördüğü haberlerden ve paylaşımlardan sonra, söylemek istediğimiz ne varsa söylemiş şair, en şiir olası haliyle..
çoğu çaresizlikte kader utansın derler ya hani, ülkemizin içinde bulunduğu durumda çaresizlik yok ! ne diyelim kuzey ıraktaki yeni devletin binalarını, yollarını, yaralı teröristlerin tedavi gördüğü hastaneleri, ihalelerini Türkiye de açarak Türklere yaptıran, o hastanelerde Türk doktorlarını çalıştıran, kuzey ırak sınırlarında güçlendirilmiş tel örgülü duvarlarıyla pkk ya karargahlar kuranlar... kendi askerlerimize ise, ateş açıldığında kevgire dönen barakalarda nöbet tutturanlar utansın..
Ölüm olacak.
ayrılığın şeytanlarını taşlayacak babalar. sınırları aşacak ve asacak gençliğini yollar. güneşine hasret bir gökyüzü gibi, özleyeceğiz seni ve sen kokan ölümsüzleri. yüzümüzde hüznün verdiği sabır yaşları, son nöbette yazılı olacak adın, adın cennet nöbeti.👍
Çok beğendim tebrikler içtenlikle Büşra hnım...