Ciddiye Almayın Yazdıklarımı

Kasıklarından hüznü doğuran dağlarla seviştim ben
güneşe salıncak kuran çocuğa uçurtma sözüm var
bütün yıldızlardan
tutarsam birgün yelesinden
ve binersem o doru rüzgâra
mutluluk sağacağım tüm kentlere
bulutların memelerinden
ta ki; sel olana kadar
yağmur ertesi toprak kokusuna sevdalı aşıklar
beni tanır siz tanımasanız da
tan yeri vakti
nar çiçeği misafiridir gölgem
dudağı yanar
hiç gocunmaz bilirim varlığımdan
yayılan buğuyla yıkanan çiğdem melekleri
umudum
ardıç kuşlarının kanatları
kapatmadan devasa güneşi
gideceğim
zaten
geçerken uğramıştım sadece
sanırım gündüz doğmuşum
ölmek için bu topraklarda
daha çok gökkuşağı çözme umudundayım
elâ/yeşili gözlerimden
eklemek için ruhumu ruhunuza
mimledim ismimi sadece
her adımda bir insan vurulurken
siz yazdıklarımı ciddiye almayın ey ülkem.