Dil Versin Rabbim Ona
Şahit yazdırdım onu dün gece meleklere
Sanma mahşer günün de sanık gece lambası
Senin için ettiğim duaya dileklere
Döktüğüm gözyaşına tanık gece lambası
Yâr hayalin girince uyku ile arama
Bir sızı saplanıyor aha tamda şurama
Sanki kezzap dökülür açtığın bu yarama
Sensiz boş odalara konuk gece lambası
Dilde zikir olmuşken dört hecelik o ismin
Hayal oldu düş oldu kayboldu gitti cismin
Senden bana hatıra elde kalan bu resmin
Mutluluğun üstüne dönük gece lambası
Hiç bıkmadan her gece baş uçumda duruyor
Loş ışığı saçımın aklarına vuruyor
Ne canımı sıkıyor nede soru soruyor
Arada göz kırpıyor yanık gece lambası
Baş yastığa düşünce cevapsız soru ürer
Mantığım duygulara kızıp söz edip yerer
Bilmem ki bu ızdırap daha kaç gece sürer
Matemime yoldaştır donuk gece lambası
O yalnız gece yanar ben ise her nefeste
Can kuşum çırpınıyor kapattığın kafeste
Tükendi umutlarım kalmadı bir heveste
Şafak sökene kadar yanık gece lambası
Çektiğim ızdıraba tanık gece lambası
Duyguların kabardığı anların başında hiç şüphe yokki gecenin derinliğidir. Şair de duygularını bu saatte kaleme alırsa böyle mükemmel dizelere imza atar Tebriklerimi bıraktım
yalnızlığın ve hüzünün bir şahidi olmalı öyle canlı filan olmasına gerek yok şair için..bazen bir ağaç, bazen bir yaprak, bazen bir parkta bank..vs...önemli olan hüzünü bir yerlerde bir şey veya kişilerle paylaşmaktır ve samyeli harkulade bir örnekle şiir yazmış..
muhteşem..