discordia yalnızlığı
discordiadayım ne vakit geldim bilmiyorum
ölü şairlerle beraber oturmuş şarap içiyoruz
kendi kanımız olduğunu bile bile
bir yandan da discordia nehrine bakıyoruz
yalnız bu nehir başka nehirlere benzemez
zemini küstah günahlarla parlar
ardı sıra dizilmiştir o zemine
kayıp ruhların çaresiz iskeletleri
bilen bilir discordia geceleri karanlıktır
kızılca şimşekler pişmanlıkları aydınlatır
discordiada yıldırımlar adamın kalbine iner
böyle lanet bir yerdir discordia
hani seni kaybettim ya
bu benim cezam deyip katlanıyorum
sahi seni neden kaybetmiştim
olsa olsa seni çok sevdiğim için olmalı
evet tabi ya seni senle aldatmıştım
beni terketmekte haklısın çünkü sana tapmıştım
gene de ateşten discordia kumlarına
resmini yapmama engel olamayacaksın
discordiada bir şato var
uyuyamasam da o pis kokulu odada yatıyorum
mecburum
discordia geceleri soğuk
şöminede ısınmak için ciğerlerimi yaktım
beş paralık odun kadar etmedi ciğerlerim
üşüdüm soğukta kaldım
geçmişten hayaletler peydah oluyor
diğer yoldaşlarımınkini bilmiyorum
benim hayaletim sensin
önce bir bahar kokusu duyuyorum
grotesk şato kayboluveriyor
ne güzel gülüyorsun kordondayız
ayrılmamışız
elinden tutmak istiyorum
ah bir tutabilsem elinden
bir tutabilsem
kayboluyorsun
yitip gidiyorsun
ve ben seni ilk kez kaybetmiş gibi
ağlıyorum
sakalım sırılsıklam olana dek hem de
ağlıyorum
discordia şatosu yalnızların son durağı
fakat bir keman yalnızlığı değil
çünkü keman yalnızlığı hüzünlü olur
bu olsa olsa cehennem yalnızlığı
hakedilmiş veya hakedilmemiş
hiç bir değeri yok yoksa kalırmıydı anlamı
discordia yalnızlığı son yalnızlığım
evet halâ senin için ağlıyorum
discordia şatosu yalnızların son durağı fakat bir keman yalnızlığı değil çünkü keman yalnızlığı hüzünlü olur bu olsa olsa cehennem yalnızlığı hakedilmiş veya hakedilmemiş hiç bir değeri yok yoksa kalırmıydı anlamı discordia yalnızlığı son yalnızlığım
evet halâ senin için ağlıyorum
süper anlamlı bir şiir...yüreğinize sağlık...tebrikler👍👍👧👧
çok teşekkür ederim Sait abim kaleminize yorumunuza sağlık.
Bir de metal gurubu var bu isimde. Kızımdan biliyorum.Konservetuarı bitirdi ve Onun da bir grubu var. Gelelim şiire. Şiiri okuduğumda 1923 ilk latinceyle Hamdi Varoğlu tarafından dlimize çevrilmiş İtalyan Şair Dante Allegor'nin Dividia Comedia (İlahi Komedi)yi anımsattı. Sevgilisi Betrix 14 yaşında ölmüş, o da sevgilisinin mezarı başında Çoban şiirleri şairi Vİrjini kılavuzluğunda cehennemi gezmişti. Cenneti ise Betrix gezdirmişti. Cehennem tanımıyla eris benzerlik gösterir. Buradaki fark bu yerin mitolojik özelliği suları ve kumsalları ateş bir cehennem. Aşkından ayrılan ya da ayrı kalan her insan kadar şair de cehennemindedir. Ondan uzak kaldığı her an yangındadır. Bu Cehennemin içinde Kordon'da sevdiği insanla olan geçmi,ş günlere dönmüştür. Bu özlem ile göz yaşlarını tutamamış bitiminde özlemini bitiren bu dizelerle özlem duyan kişilerin de içinde bir sızı çöküyor:discordia şatosu yalnızların son durağı fakat bir keman yalnızlığı değil çünkü keman yalnızlığı hüzünlü olur bu olsa olsa cehennem yalnızlığı hakedilmiş veya hakedilmemiş hiç bir değeri yok yoksa kalırmıydı anlamı discordia yalnızlığı son yalnızlığım
evet halâ senin için ağlıyorum .."Tebrikler Ender.
rica ederim abim yorumların için çok teşekkür ederim.
...
çok üzgünüm ender...inan çok şaşırdım...ben yorumu yapıp bir daha da dönmedim şiire... çok özür dilerim...
yeniden yazıyorum...
"birgün derste öğrencimin birine discordia,yunan tanrıçası "eris" ile ilgili bir çalışma vermiştim... o da hazırlaıp geldi...eris'e replikler yazıp sahneledi... onun da konusu "en az tanrılar kadar yalnız" başlıklıydı...
hoş bir çalışma olmuştu...şimdi şiirini okuyunca iran için bu şiirle çok daha hoş olacağını düşündüm...
"şöminede ısınmak için ciğerlerimi yaktım beş paralık odun kadar etmedi ciğerlerim üşüdüm soğukta kaldım"
...bu dizeler bi tiyatro textinden fırlamış gibi... öyle değerli ki...
teşekkürler paylaşım için ender... okuduğum en güzel şiirlerden biri...
ve
yorum için tekrar özür dilerim...aksilik işte...