Doğmamış Aşk

Senden,
Bir gece an/sızın
Bir şiir tecavüzünden
Gebe kaldım Aşk'a
Hazırlıksız, azıksız,
Ve...Yorgun.


Bu ilk gebeliğim değil.
Üstelik yaşım da geçkin...
Daha önceden biliyorum,
Nasıl acı olacağını bir doğumun.
Sancıları iliklerime kadar hissediyorum
Daha dün gibi...
Kaç aşk doğurduysam,
O kadar Aşk'ın katiliyim.
Ama hepsini de doğurdum
Hiç birini soğuk bir kürtaj masasına yatırmadım.
Hiç birinden hesap sormadım.
Sebep de aramadım.
Sadece teslimiyet hakkımı kulllanarak,
Doğmasına izin verdim.
O'nu ilk gördüğüm ana kadar çektim acımı.
Ama gülümsemeyi hep becerdim kollarıma aldığımda.
Yalancı memelerle değil,
kalbimdeki arı sütle besledim...
Büyüsün diye.
Doğduğu günden ölüme mahkum olduğunu bilerek
Büyüttüm.
Ben hep doğurup büyütmeyi seçtim.
O da hep kendini...
Sonra büyüdüler
Gittiler.
Sonra ben onları,
Bir cümle acı,
Bir kelime zehir,
Ve bir şiirle öldürdüm !



Senden bir Aşk'a gebeyim
Bir şiir tecavüzünde mahcup.
Üstelik yaşım da geçkin.
Kimbilir belki de doğururken öleceğim...

O yüzden ilk defa,
itiraz hakkımı kullanarak,
Kendi ellerimle kesiyorum göbek bağını.
İlk defa bir aşk'ı öldürmenin hesabını vereceğim...
Sebeplere sığınarak.

Zamansız mevsimsiz bir tomurcuktun.
Kasımda aldanıp güneşli havalara açan.
Elleri cebinde ıslık çalan adam,
Umarsız sana...
Kendi türküsünü söylemek de.
Bayılmayı ölüm
Kendini yanlız sanmak da.
Sevgisizliğe yürüyor...
İnciterek ikimizi
ve..senin üstüne basa basa.



Ah benim tomurcuğum.
Bir adın krizantem olsun
Bir adın papatya.
Umarsız adamın yetimi...
Ah benim doğmamış Aşk'ım.
İstanbul'un yedi tepesinde yatar tüm direnişlerim.
Seni Egenin sularına gömeceğim.
Ana olamadım sana.
Özür dilerim!
Çok yorgunum.