Dûşîze
kaybol varlık!
yutsun seni mekan!
içeriye gir,geç kapılardan.
göç bu diyardan.
yolu bilmiyorsan da koyul!
o yol,hamurunda,ışığında...
nefestedir yol!
o,bildiğindir,
bilinmezden armağan!
nasıl da siliniyor renkler...
sesler...
hisler...
ne hengame ya Rab!
araf mıdır burası?
ışık nerede?
ne aydın,ne karanlık
beni içine alan boşluk!
sanki başımda şarap sadece
bu boşluk...
nefestedir yol
sen de koyul!
bilmediğin ne varsa bildirilecek,
bildiklerin silinecek.
kaçıış değil,kopuş değil...
durduğun neresi idiyse
oraya dönülecek!
duruyor her ne varsa,benim göçen!
koşuyor her ne varsa,ben seyreden!
boşluk...
ve hoşluk...
içiçe!
alem üstüne alem!
patlıyor,bölünüyor
sonra büyüdükçe büyüyor,
ölümlü beden!
şaşkınlık mey misali...
dönüyor ruh
dönüyor mekan,
yürüyorum ben!
kıyamet...
korkulan bu muydu?
kaçtıkları?
kapıları kapatan bu muydu?
farkı yok ezelden!
başka bir evren
başka başka bir yığın ben,
başka şimdi her sevilen!
dönüyorum!
son derece akıcı bir anlatım
mükemmel bit paylaşımdı
tebrikler bilgehan
hoş geldin gönül dergahımıza 👍
en sevdiğim şiirlerim zannımca genele hitap etmiyor🙂
Ritmi,kelimelere yüklediğiniz o derin anlamları çok sevdim...
Bu şiire yorum gelmemesi çok üzücü olsa da
Kaleminizin çok özel
Ve şiir adına ışık saçtığını söylemek isterim...
Kutlarım