Elif Be Te
bu sabah bir adam caddeye düşen
kavak yapraklarını süpürüyordu
yeşilimsi bir elbise
eski bir kasket başında
ne genç ne ihtiyar
50 ya da 55 yaşında
elinde uzun saplı süpürge
habire
sallıyor yere
bıkmış gibiydi yaşamdan
yüzündeki çizgilerle
az ileride bir kadın
belkide karısıdır adamın
kirli gri bir çabutla çevrili
bir telaşla düzenliyor sergiyi
rengi solmuş karpuzları diziyor
dometeslerin çürük taraflarını
saklıyor kendinden utanmamak için
küçük kız çocukları düşmüş yollara
incilin kutsal buyruğu
rahibe örtüleri var başlarında
umuzlarında yeşil kumaştan bir heybe
içlerinde
elif
be
te
yol boyunca her şey dingin bir nehir gibi
akıyor yoksulluga
yolları süpüren adam
akşamın alaca karanlığında
dönecek evine
yorulsada
yaprakların peşinden koşuşturmaktan
karpuz satan kadın
gururu ile para kazanmanın
toplayacak sergisini yarına
geleceğimiz çocuklarımız
sökecek arapçayı zamanla
ve biraz daha
kararacak alın yazıları
biz izleyeceğiz olan biten herşeyi
uzun metrajlı bir korku filmi gibi...
nuray hanım şiir bir eylül sabahı işe giden bir adamın gözlemiydi sadece düşünceleri kaygıları gelecekle hepimizin farklı düşünce ve bakış açılarımızın olması kadar normal birşey varmı saygılarla hoşçakalın
ben bu şiirin içeriğine hiç katılmıyorum
lakin sizin yüreğinizin aynasıdır saygı duyarım
şunu söylemeden geçemeyeceğim
eğitim öğretim ve dil öğrenmek? elif be te den kasıt kuran öğrenmekse bu Rabbimin lisanıdır KURAN Rabcedir öğrenip Rabbiyle münasebete geçebilene ne mutlu onlarca kişiye bu lisanı öğretmiş olmaktan gurur duyuyorum
ayrıca insanın ekmeğini kazanması için sokak süpürmesi gerekse bu bi onurdur ekmek nimettir
yorumum şiirin içeriğine kişilik ve düşünceleriniz sizin tasarrufunuz
emektir eserdir güne düşmüş kutlarım hoşca bakın zatınıza...