Ey Aşk !!! Adın Beyaz Sayfada...

Tozu dumana kattı yine özlem...
Yüzümde şimdi yılların acı çizgileri...
Hangi kozmetik kapatır bilinmez...
Lal olmuş dili hangi ses çözer...
Şimdi başıma har eyle semde acıyı,
Kırıldı bir kere gönlümün serçe kuşları...




Cam kenarı olmuş gözlerim,
Sevda nöbetinde...
Aheste savrulur gönül sayfalarım...
Beyaz aşk sayfasından adını silemedim...
Ya da bilemedim?
Rüzgâra teslim olmuş etek misali,
Şaha kalkmış düşüncelerim...




Yediğim kurşunu bile sezemez oldum...
Ne yediğim yemek, ne içtiğim su,
Tat vermez oldu...
Sigaram daha bir acı şimdi...
Her nefes bir son biliyorum...
Bile bile daha derin çekiyorum...




Songül'düm ya hani yar bağında,
Şimdi hüsran dağında...
Boynu bükük bir gülüm...
Bu hasretlik sonum oldu...
Artık haberini alamaz oldum...
Uçan kuşkanadına acı takmış,
Serçe kırmış umudunu senden yana...
Esen yeller acılarımı dağıtırken,
Selamımı esirgemedim senden...




Yüzüm sana dönük. Ardın sıra ağlarım...
İlmek ilmek işlerim yalnızlığımı...
Fıratın suyu kadar olmasa da...
Bende kendi çapımda çağlarım...
Kaç mevsim tükettim bu sevdaya,
Kaç takvim yırttım yokluğunda,
Kaç yağmur yedim,
Kaç ayazda çaldırdım umutlarımı bilinmez...
Sen gelmeyeli sayamaz oldum...




Makyajı abartılmış çirkin,
Bir kâbus gibi yalnızlık...
Sen ah sen...
Adını anarken bile içim sızlarken,
Yasını tutmak neden?
İstediğin gibi her şey artık...
Bir ben değiştim yokluğunda...
Hadi iklimleri alt üst et...
Dağlar devrilsin dön sende...
Yine hicran, yine akşam,
Duman duman oldu hasretin dön gel...




Gölgelerim bile akşam oldu yokluğunda...
Beterim yine ses yok her yer çığlık...
Bir kadeh rakı atarım geceleri,
Ve buz gibi yatakta ısıtırım acılarımı...
Ben senli sevdalarda doğmak isterdim,
Işık sızan odalara...
Her şey üşüyor sensiz...
Hele beni hiç sorma sevgili...
Buz tuttum sen gelmeyeli...
Ay kararsın yine,
Güneş doğmasın istemez...
Yollar yakın etsin vuslatı yeter bana...
Dursun şu yüreğimdeki figan...
İnan o bile yeter bana...