Eylül Yangınlarım
Bu gece göğün
Zincire vurulmuş göğsünde uyudum
Dünden arta kalanlarımın gülgesinde
Sevilerimle ruh ruha
Sessizliğimin en tizlerindeydi çığlıklarım
Duyar da tutar mıydı gelip bilmem
Eylül yangınlarımı
Kavurup paralellerimi en uzun harflere
Savurup meridyenlerimi ılık rüzgara
Uzanıp da ıssız dünlerime bir koşu
Dolar mıydı anı defterime
Susumlarımı anlatır mıydı bana isteseydim
Gözlerime döker miydi isli Eylül çiçeklerini
Başakları görür müydüm usumda gider ayak
Bir tutku cümlesi uzatır mıydı sayfalarıma
Tutukluluğuma sarar mıydı içimin alevini
Yankımsı direnişim mi yenilirdi bana yoksa
Yoksa ben mi
Bilmem ki
Laciverdi sonsuzluğa yazar mıydı beni
Kimse görmeden ... kimse duymadan
Usulca Lavantinler serper miydi saçlarıma
Korlarımın külünü uçurur muydu bir esimlik
Benim şarkımı çalar mıydı gecenin tellerinden
Eylül yapraklarına yükler miydi aşkını silik
Yükler miydi bilmem
Yalnızca ....
Bir mevsimlik
Bir mevsimlik
ve nihayet bir eylül şiiri de nilgün ablamdan...sefan olsun nilgün abla...yakışır....sevgilerimle👍👍👍
Teşekkürler Bülent üstadım. Sağolun. Ama yeter dedim artık bir Eylül şiiri de ben yazmak istedim ... imrendim doğrusu herkes yazdı nerdeyse bir ben kaldım .🙂 Işın Hocam affınıza sığınarak😅Müsaadelerinizle ...😅
senin şiirlerini seslenmiş halde dinlemek de ne keyif verir nilgül hocam..keşke öyle bir şey olsa...
her şiirinin tadı damağımda...yüreğine sağlık