Garip Bir Zaman Geçiriyorum

Hani bir yağmur damlası düşer ya toprağa
Toprak şaçılır un gibi ve orta noktası nemlenir,

Etrafta karıncalar ekmek kırıntıları taşıyor nizami bir şekilde
Ve karşıdan gelen arkadaşlarıyla çarpışıyor...

İğne yapraklı çam ağaçlarının kurumuş yaprakları
Yere dökülmüş çuvaldız topluluğunu andırıyor.

Elimde inceden soyulmuş bir dut dalı,
Manitamın adını yazıyorum kırmızı toprak üzerine.

Poyraz tokat misali çarpıyor yüzüme,
Sıcak havanın terletmesi sonucu oluşan gripal enfeksiyonu tetikliyor.

Oturduğum taş karnımı ağrıtır boyuta getiriyor
Sancılı düşüncelere daldırıyor beni.

Ne düşündüğümü, yazdığımı, söylediğimi bilmez bir halde
" Neye bakıyor bu genç? " sorusunu uyandırıyorum herhalde.

Çok farklı telden çalıyor gibi hissediyorum diye zannediyorum,
Aslında garip bir zaman geçiriyorum.