Gece Yarısına Kırk Beş Kala
"" Gamlı baykuş terbiyecisi Efla'ya ""
geceydi ve saat on bir on beş sularıydı
seni görebilme ihtimalimle bire on bahse girip
yolumu uzatarak geçtim sokağından meyhane çıkışı
sarhoş yalpalamalarımı çaktırmamak adına
telaşlı ve ürkekti adımlarım
geceydi ve yine oradaydın
işte orada o pencerede
kendi halinde usul usul bakıyordun boşluğa
elinde sigara
ve çokça da gizemli
kimse görmese de ben gördüm
omuzundaydı gamlı baykuşun
o suskun halini görünce
çok merak ettim ne düşünüyorsun diye
hissediyordum ben değildim aklındaki biliyorum
kim bilir hangi hikayeyi kurcalıyordun mazindeki
gerçi birçok anını paylaştın benimle ama
belki vardı kıyıda köşede kalmış
hiç anlatılmayan hüzünlü ve içli keşkelerin
o anlar ki sendeki bilinmezliğin
ve seni sen yapan bilgeliğin sırrı
ne kadar da doğru bir davranış dedim sonra içimden
çünkü sokaklar tehlikeli ve sana göre değil
sokaklar sen gibi narin ve hassas değil efla
dikkat et
koru kendini
hepsi
ve her biri
çıkmaza varıyor artık sokakların çünkü
eskiden barikatlar vardı
seksenlerde doksanlarda yolları kesen
şimdi her insan bir engel yarına bilesin
dur orada
hep dur e mi
dur o pencere önünde hep
çıkma dışarı
yoksa üzerler seni efla
üzerler seni
çünkü
haddinden fazla kalabalık
cüretkar
gamsız
ve laubali güruh seli şimdi sokaklar
hem zaten dışarıdan bakınca daha iyi hayat
daha yaşanası
en azından hayaller babında daha özgür hayat
boş ver sen milleti yani
sen olmanın tadını çıkart pencere ardında
kaldı ki bilmez kimse
kırılgandır hayat aslında
tıpkı sen gibi
söylemezsem çatlarım af buyur efla
eflatun çok afili duruyor üstünde ama
eflatun değildir ölümün rengi
belki biraz gri belki biraz siyah ama
daha çok solgun gibi
ölümü at bir kenara efla
at bir kenara ölümü
ama sen yine de değiştirme eflatun rengini
ve penceremdeki dostane yerini
Yüksek irtifalı bir şiirdi. ''Basınca mazur kalmamak adına gerekli duyguları yüreğinize lütfen ekleyiniz...''
Sevgiler olsun...