Gitsem Diyorum...
Yaksam diyorum tüm kelimeleri
Hani çözülse buzları cümlelerimin
Bir çırpıda ısınsa kor alevinde ellerim
Hala üşür müyüm ey şiir
Yaksam diyorum sessizliğimi aniden
Hani gölgemin bile terk ettiği akşamları
Öyle tek bıraktın ki yüreğimi
Nikahlıyım sonsuz yalnızlığa
Kimsesizim sarılır mısın sımsıkı ey şiir
Gitsem diyorum bilinmeyen kentte
Hani hiç dokunmadığın diyarlara
Gömüp kalbimi Kızılay ın ortasına
Bırakıp tüm anıları ardımda
Son papatya soldu avuçlarımda
Can suyu olur musun ey şiir
Gitsem diyorum sevdayı bilmeyenden
Hani kelebek yüreğinden uçsam
Satsam düşlerimi düş yoksunlarına
Özlemimi eksem yollarına
Parmak uçlarım maviye dokunsa
Ölsem diyorum duyuyor musun ölsem
Küllerimden doğar mısın ey şiir
20 Kasım 2008
(...)Bitmesi istenen duygulardan sıyrılmak ve birden kurtulmak istercesine bu sesler sıralanmış diye düşündüm. Bunlardan biri de â??pâ? sesidir. Sürksiz olan bu ses acıdan sıyrılmada önemli bir değer taşıyor. Sözcüklerin dizelerde yoğun bir anlamla eşleşmesi de şiiri etkili kılan başka bir neden oluyor. Mutluluğa son nefeste bile gidilebileceğini düşünerek anka olmanın acılardan yanıp her bin yılda doğan ve kendini küllerinden yaratan Anka'nın aşkı yeniden yaratacağına kuşkum yoktur. Bu şiiri o kadar güzel kılan o kadar çok neden var ki...
(...) ın kanatları ve çığlıklarıyla duyurur.O kanatlar dizelerdir. Yüreğinin katılaşan hatta buzullaşan halini ateşe dönüştürendir, şiir. Bu şiirin ses örgüsüne gelince, sözcüklerin ses değerleri dize içindeki yerleri ,sessel bağdaşmalar şiiri estetik değere ulaştırmış.Sözcüklerin uyum, ritim ve armonisi bizde kalıcı duygular oluşturmaktadır. Seslerden â??sâ? sesi bunlardan sadece biri.Her bölümde hakim olan bu sesin yığılmadığı tek bir dize bile yoktur. Bu ses sürekli bir ünsüzdür. Bu yüzden armoni ve uyum sağlamada şiire yardımcı olmaktadır. İkinci bölümde süreksiz sesler kullanılmış. %...
(...) Bu özellikleriyle şairin ve şiirin söylemini eleştirirsek şair yaşadığı aşktan mutlu değildir.Yanlızdır,birlikteliğe rağmen sevdayı bilmeyenden artık bıkmış ve değerini bilen bir aşkın ellerine gitmek ve onunla geçmişin acılarını yumak ve arıtmak istemindedir. Bu şiir olarak imgelenmiştir. Şiir duygudan anlayan yanlızlığın halini bilendir. Yani aşktır. Yeniden başlamak ve o aşkın sihrine dokunup değişmeye karalıdır. Bunun müjdesini ölüp yeniden doğan ankala &...
(...)neden yakılr?Bu çağrışımın hemen ardından gelen cümlelerin buzları çözülse sözü de sözü edilen çağrışımın tamamlayıcısı durumundadır.Sonra sessizliği yakmak,kalbini gömmek, düşlerini düş yoksunlarına satmak, yanlızlığa nikahlanmak,maviya dokunmak,şiirin sarılması,özlem ekmek,kelebek yürek,küllerden doğmak. Bu sözcük bağlamlarına yüklenen yeni anlamlarla ve alışılagelmeyen söz öbeklerinin kullanımıyla şiir imgeleri sanatsal özelliğe bürünüyor. İmgeler irdelendiğinde şairin, öyküden çok uyarımları amaçladığı görülüyor.Bu ise bir okuyucu olarak bizi etkisi altında tutmayı sağlıyor. %...
Şairlerin yapıtları iki katlı bir binaya benzer. Birinci katta okuyucu denen misafirağırlanır. Kimi okuyucular şiirin üstte görülenle yetinmeyi bilen oradan zevk alıp giden okuyucudur.Şiirin ikinci katı ki orada büyük zevklerin yaşandığı yerdir. O ikinci katta okuyucu derin anlam ve duygu yaşayışını bulur ve esrik olarak dilinde dizelerle şiiri içine alır gider.Estetiği oluşturan söz öbeklerinin bağdaşımı sanatsallığı mükemmelliğe ulaştırıyor.Bunlardan biri sözcükleri yakmak. Sözcükleri silmek yerine yakmak, güçlü bir çağrışım. Neden yakılr sözcükler? Yüreğimizin ezgileri olan şiirin tuğlaları