Gök Ağıtları
çatlamış topraklar bize hasret
tüm ahali biz duasında
bulutsuz havada bereket ister
gel...
gel biz olalım
dansımıza eşlik eder rüzgarın sesi
salınıp gezelim alemi
...ve veda vakti kararır yüzün
en ateşli ayrılık bizimki
yalpalayışım bundan
gök inler yer dinler sesimizi
bırak salına salına ahmak ıslatayım önce
sonra içsin kana kana çorak toprak
yeşerecek bağ bahçe var
değirmen un öğütmez olmuş
dere kurumuş / ölü balıklar
bırak...
bırak yokluk yoksunluk boşansın...
daha ne kadar taşırsın bu yükü
değip toprağa bereket olayım
korkma ayrılıktan
hiç bulutsuz yağmur gördün mü?
toprak her ısındığında bağrındayım
ablacım her şiirini soluksuz okuyorum. Ve bir sonrakini heyecanla bekliyorum. Yine beklediğime değdi. Çok güzel bir şiir. Her şiirinde de sevgiden bir şey öğreniyorum
aşkı bencillikten sıyırıp dağıtmak gerek, gerek ki aşık maşuğundan ayrı düşe, yağmur ve bulut gibi sevmeli değilmi şairem, yeri geldimi ayrılıp gözyaşlarıyla dağılıp yine aşkın ateşi ile kavuşabilmeli, cesaret gerek bu aşka , her can beceremez, ölüm bile daha kolay gelir çoğuna amma gerçek aşk budur, dağıl şairem, yağ, zamanı geldiğinde kavuşmayı unutma, tebrikler bıraktım yüreğine, saygımla gittim...
cemre dolanmış ruhun gizlerinde,
böyle bir yüreğe ne denir ki?
kutlarım sibel hanım
sevgiyle kalın...