Gül Sarısı Düşler

‘Hünerli Ellerin Sahibi'ne...'






/Kadın/


Önlüklü Martılar
Okulumun bahçesinde
Çığlık çığlığa oynuyor
Bir pencere erimi uzaktayım
Ruhumda delice bir rüzgar
Karmakarışık aynalardan geçiyorum
On beşinde kız çocuğuyum
Okumak diyorum
Sayfalarda
Yalancı bahar



/Kadın-Baba/


Babam diyorum;
Yarı uyanık
Ülkem gibi!
Yaşıyoruz çok şükür
Demini almış
Uzatmışız takvim yapraklarını
Murat sineması
Fikrimin ince gülü
Beynimde alaca bir acı
Dalmışız en amansız
Yeşilçam filmi hüznüne
Kahır diyorum
İntrolarda
Yalancı bahar


/Kadın-Anne/



Annem diyorum
Yüz görümlüğü
Çayda çıra gözyaşı
Divriği dumanlı dağlar
Sen değil
Ben Sivas'ı seyrederken
Mantık tuttu elimi
Yirmi senedir
Can evi güzel annem
Otuz yıldır
Yüreğim senin elinde
Sevmek diyorum
Aşkda
Yalancı bahar


/Kadın-Adam/



Elinde bir tutam çiçek
Yüzünde emek derinliği
Bilmem kaçıncı
Yitip giden
Kuzey soğuk sızısı bu

‘Birinci çay
Birinci sigara
Kuşları severim
Okudum kanat yapısını ‘

‘Birinci kahve
Birinci kek
Hünerli ellerim
Günün mönüsü
Gönül sarması'

‘İkinci çay
Üşüdüm
Montum
Nazım diyorum
Aşılası duvarlar
Otuz beş bin inç ‘

Zemheri
Şimdi martın bilmem kaçı
Aman diyorum
Hücrede
Yalancı bahar


/Kadın-Adam-Şiir/



Anafor bir yolculuktur şiir
Bir kez öldür beni
Bin kez öleyim
Ne olursa
Kurtulur mısralar
Bu ölüm meyilli rüyadan

Kanım sızım sızım akıp bitse
Ve şehir yitip gitse benliğimden

Elleri hünerli
Önlüğü gül sarısı kadın
‘Bir fark var biliyorum'
Eksiliyor yüzler
Eksiliyorum

Görüyorum
Aynalarda yüzün
Sitem sitem

Yarına yemek kaygın
Yarına kavgam kalıyor

Ahh! O zaman
Düşlerim diyorsam da sen(siz)liği

Düşlerimde hep
Yalancı bahar ...