Hoşça Kal Mazi (son)...

Dönencesi eylüldü
Sarı yapraklı haliyle
Hüznüne efsane kıldığı...
Oysaki
Şimdi haziran ve bir hoşça kaldı
İçli yüreğe mıhlanan...




Mazi acı bir tebessüm sunmuştu
Durmuştu hayat gülüşleri susmuştu...
Kaç defa arşınlamıştı bilinmez
Satır aralarını
Takılmış plak gibi
?kıyameti sen kopardın yüreğimde?
Sarıyordu zihni sil baştan...
Ebedi yok oluşa itafen...




İz bırakmıştı sureti
Yetim kalmış sözlerle...
Yürek yarası ceset olmuş bir tende
Aydınlanıyor
Hayat buluyordu zifirle...
Hayallerinin bir kol kopmuş
Bir ayağı tutmuyordu
Ve
Ritmi bozulmuştu sol yanının...





Soluğu acı kokan geçmişin
Her nefesi,
Kesiyordu soluğu...
Köşe başları
Sevgilinin ah'ı ile oyalı
Gecede
Katran karası nabız atışları...
Derin deryalar içinde çırpınıyor
Ve her defasında sarılıyordu son mektuba...




Her gidiş
Yeni hançer yarası
Kanatmakta yüreği
Büyülü sözlerini çalmıştı vakit
Yaşları suluyordu kabirdeki
Erguvanları...
Ve dokunuşlarıyla avuçladığı toprağı
Bir şişeye doldurup
Evin her yerine koyduğu erguvanlarına kök salmıştı....
Hicran hırkasını giymişti bir kere...
Sessizliğin bilinmeyen gizinde...




?Bilsen diyordu
Bilsen bende yarım kaldım
Bilsen her yön sana gidiyor
Her nefeste sen
Her gece hicranınla simsiyah...
Bilsen
Nasıl tutsağım sana
Ağıtlarım koşar pervasızca adına...
Serzenişin tokatlarken hüznümü
Suçlu ve ezik sözlerim
Nasıl acır gözlerim bilsen nasıl yanarım...
Anlatımı var mıdır bilmem
Sensiz nefes almanın....
Yıldırımların saplanırken düşüme...
Sen beni yalan ettin günümde...
Sana son sözüm dinle...
Seferim sana
Sözüm olsun seferim sende son bulacak...
Belki yalan geliyor sana
Ama söz seferim sana
Bekle
Düşeceğim yanına
Aklanmışlığım olsun diye
Aklanan saçlarımla seferi sana...?




Giden yarım kalmışlığını
Kılçığıyla boğazında bırakmış
Saati durdurmuştu
Demindeydi hicranı...




Aşk
Eksik kalmış bir sözcük
Olmayacak bir düştü
Yarımdı nefesleri
Voltajı düşmüş zihnin
Takılmıştı zemheri yazına baharına...
Tükenen yüreği
Suçladığı lebleri
Hiçliğine ağlıyordu gidenin...




?Aşk
Küllerinde ebedi ölüm doğdu
Yüreğim sele durdu
Yok, saydım yaşamayı
Tebessümü geç saydım
Hayat dikenli bahçe
Ben ürkek bir serçe...
Adımlarım yerle bir hüsran
Saçlarım rüzgâr dibi
Savrulur aklandıkça...
Yok, say beni
Yok, say yanılgımla yanmama?





Her gün gittiği kabirde...
Hoşça kal yoktu
Bu sefer
Şavkı vuracaktı
kabirde erguvanlara...
Merhaba diye...

16 Ocak 2009 326 şiiri var.
Beğenenler (6)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (7)
  • 16 yıl önce

    Her gidiş Yeni hançer yarası Kanatmakta yüreği Büyülü sözlerini çalmıştı vakit Yaşları suluyordu kabirdeki Erguvanları... Ve dokunuşlarıyla avuçladığı toprağı Bir şişeye doldurup Evin her yerine koyduğu erguvanlarına kök salmıştı.... Hicran hırkasını giymişti bir kere... Sessizliğin bilinmeyen gizinde...

    iste budur olay....yorumsuz kalınacak kadar güzeldi......🤐🤐👍

  • 16 yıl önce

    Her gün gittiği kabirde... Hoşça kal yoktu Bu sefer Şavkı vuracaktı kabirde erguvanlara... Merhaba diye...🤐🤐

    çok şükür sonu geldi:) valla beni mazide arayacaktınız biraz daha uzun olsaydı:) ama bu hepsinden güzel ya.... o yüreğin varya dertten uzak olsun sevgiyle dolsun ki okuyalım bu şiirleri... kırmızı güller ve nazar boncukları satfanda... sevgim kalsın...👍👍👍👍