İlk Kadının Mektubu
//Adım Havva;
Soyadımı insanlığa bıraktım...//
Bir damla düştü toprağa
Çamurun asi kokusu aksetti evrene
Bir kuşun kanadına bindim
Ve başladı göç;
Dünya ayaklarımın altında
Elma yedim çıkmadı affım
Armut dedim s/aklanmadı günahım
Kırk ak düştü saçıma da
Bir karanın ardına saklandım
Kırk evlat doğurdum bir dünyacık kurdum
Her ölümün ardından döktüğüm kadardı gözyaşım
Hiç doğmayan anama ağladı bakışım
Ben ilk kadın hiç bebekle oynamadım
Hiç eteğim olmadı, çıplaktı oyunlarım
(...)
İnsanlığın miladı rahmime dayanırdı,
İnsanlığın bittiği yerde de o suçlandı
Tek sebebiyetine sığınırdım yargısız infazların;
Hep vurulup düşen kadınlığım...
Bir yanma olgusunun ilk kıvılcımıydım ben
Ardımdan sürüklendi milyarlar
Birbirini açıp kapatırken yokluğumda çağlar;
Kendi açıklarında nasıl da boğuldular!..
İklimi kurumuş mevsimlerim vardı gökyüzümde
Kızıl bir bulutun altına sığındım
Saçlarımı savurdum rüzgarlara
Ne saçımı örtecek bir bez parçası vardı,
Ne de örtünün altında yok olurdu günahlar
(...)
Kavram kaymalarının ardından
Yanlışa sürüklenince çağlar
Göğü delen nefret çığlıklarının melodisine tutuldu
Küfrettiği varoluş kuytularına borçlu oğullar
Gamze ve şiir...
Çok uyumlular👍