Kafiyesiz Yaşam Notları / Bekaret
Siyahtan alacaklı kalmış bir gri düştü gözlerime,
Ağrısında doğum sancısı birikmişti sözlerimin ki,
Dilimin dönmediği gözyaşlarını gizledim bakışlarına...
Kör oldum...
Küskün yağmurlar taşıyan mevsime direniyorum...
Zihnimin zifafından önce,
Anason beyazlığıyla gelin olacak bulutları
Adak kınalarıyla süslüyorum.
Kimseden sorulmasın dilimin bekâreti...
O kırmızı kuşağı
Vebali ağır kelimelerle düğümlüyorum...
I.
Kibrin tufanına dayadım ağzımı yokluğunun yangınında,
Sunak soğukluğunda
Rahminde hayatını bağışlayacak can kadar savunmasızdı ruhum;
Bekâreti gökyüzü ağlamalarına kertilmişti sevdaların
Ve
Ayakları yere basan her beşer
Çatal diliyle yaklaşan bir yılandı
Hayra yorulması zor rüyalarımda...
Bir ben gördüm sırtında sefalet emaresiyle yaklaşan ucubeleri;
İnlemeleri gökyüzüne karışan fahişe esaretiyle
Suyun yüzünde çırpınmaya inat
Bulanık bir nehrin dibine vurarak ölmeyi yeğledim...
Nedenini irdeleme
Çünkü ben,
Bildiğini sandığın tüm gerçekliğin aksine
Ruhumun bekâretini kimseye vermedim...
II.
Ölmeye yatmadan önce;
Kızıla çalan akşamlar çökerdi yüreğimin varoşlarına...
İnceden başlayan keman ağlamalarında
Dilime değmeyen anason hayaliyle sarhoş olurdum.
Bulutlardan çaldığım kadarıyla
Ruhumu azad eden ölümün
Bedenime hibe ettiği coğrafyada
Alnıma yazılan kaderin silinişine inat,
Aymayan zihnimin bulanıklığında sarardım titreyen ellerimle kelimeleri,
Irzına geçilmiş zihnimle aynı dizeleri tekrarlardım,
Anlamayanlara bir ihtimal anlatmak adına...
Aç gözlerini
Ve dudaklarımı oku bu defa...
Şubat'2010 Aydın-İstanbul...
emek ile yoğurulmuş harika şiirlerden
kutladım kalemi çokça
Gerçekten her beşer çatal dilli yılan
Tebrik ederim benim günümün şiiri oldu aylin hanım..
Saygılarımla..
Çok derin ve başarılı....