Kafiyesiz Yaşam Notları/Yorgun
İklimsiz bir feryadın göz bebeklerinden sesleniyorum ellerine...
Soğuk iliklerim varlığını ispat etme çabasında...
Susuyorum
Sessiz çığlıkların poyrazında üşüyor düşlerim...
........
Ben seni hiç tanımamışım beyim,
Aşina kokun bahardan yana dolanırken burnumda
Ellerimi, varlığından arındırmak için
Özümden damıtılmış inancımla yıkamışım...
Şimdi bıraktığın memleket yerle yeksan olmuşken avuçlarımda
Zap suyu taşır mı bunca cesedi dersin?
...........
Soruların cevapsızlığı bellediği vakitlerde musallat oldu başıma ısıtmayan bu güneş.
Üşüyen tüm beşere inat
Memleket türkülerinin kadifeliğinde buluyordum geçmişimi ki,
Al yazmalı bir kız dolanır oldu başımda,
Suskunluğuna sürecekken ellerimi
Ellerim tüm özlemlerin narını söndürür oldu.
Kılıçtan öykünen hasretin şavkında aydınlatıyordum gözlerini de;
Gözlerin yüreğime eskisi gibi bakmıyordu.
Tren kompartımanlarında
Hasreti zulalamış sallantılarda savruluyordu aklım bilinmezliklere.
Baktığım hiçbir yüzü yerine oturtamıyordu kelimelerim
Suskunluklarla örülü bir duvarın dibinde yeşertiyordum sensizliğimi
Düşürdüğüm merhametimi bulamıyordum.
Temelli fukaralaşıyordu acze düşen insan suretim.
Evvel zamana yataklık yapan düşüncelerim var şimdilerde.
Anarşist söylemlerin hıncında ayaklanan ellerim
Sırrı dökülmüş aynalara yansıyacak çığlıklarını arıyor.
?Boğazımı yırtarcasına haykıracağım seni bir gün' derken
Zehrini kendine zerketmiş bir akrebin gereksiz gururuna kapılıyorum.
Suskunluğumu ar sayıp
Dönüyorum zihnimin labirentlerine,
Işığım olmuyorsun,
Karanlıkların içinde kaybolurken
Dilimde Nazım
Sessizce mırıldanıyorum;
?Çok yorgunum
Beni bekleme kaptan...'
Ocak'2010 Aydın...
Anlaşıldı ! İlk şarkı Cem karaca'dan bu akşam.................