Kapalı Gişe Oyna-ş-maya Müsait Ellerimiz İsyanda

çoktan sevmeli
baştan savmalı cümlelerin kifayetsiz dizilişi
sana ne kadar benziyor
soluklandığın yerlerin mecali kalmıyor
hatırın kalıyor sevişmelerimizde
gecekondu kuşu sahipleniyor arsız mülteci tavrını
lümpen bakışlarda ılıklandığını unutuyor zavallı
-aşkın-
zavallı/ya
şimdi herkes sahip çıkar

çıkar sende ki beni dışarı
az güneş görsün
o çitlerden atladık diye pişman olmak da neyin nesi
gün ışığında buluştuk biz seninle
tüm vampirlerin sınıfsal düşlerinde oynaştık
-kime ne-
yazınsal günahın dili ile karalandık belki
-sana ne-

kapalı gişe oyna-ş-maya müsait ellerimiz isyanda
bir de tren garlarında
sabahladığımız ayrılıklar firarda

her türkü yakılmak için mi dillenir
sen de ki isyanlarım nevrotik bir başkaldırı değil midir

kesiklerin
yürüdüğümüz yolların haritası sanki
eğil bir yol öpeyim
izin ver seninle gideyim

kanatlarımın mandalları mı var sanırsın
ya da maviliğimde mürekkep damlası mı ararsın
katıksız bir sefaletin
bayramlık ağzını açtın
bir de çirkin pandoranın kucağını
ak-a ak-a beyaz olunmuyor
-sen de farkındasın-

desibeli yüksek sözlerine biraz da kan damlat
gel de beni öyle ağlat

çekilmez bir kahrın
katli vacip efendisi sanıyorlar seni
mümkünse boynumdan vur beni
dizildiğim koynunda avut düşlerimi

bak söylüyorum sana
yarın çok geç olur
ya şimdi sev beni
ya da bildiğim gibi seveyim seni...

alicengizoyunu

(tanrı bile biliyor benim bildiğimi...söyle dedi bana,söyle..."ilk emir " gibi söyle...
iyi de kulak verip bir kere de dinlese...)