Kesik Bıçak Kıvamında

Farz et
Kayıp bir köylüyüm
Yamacımda kıyamet karanlıklar
Uçurum eşiğine ilişmiş hayalin nöbetiyim
İçim dışım feveran

Gün sayıyorum
Elimde otuz üçlük tespih
Aydan iki fazla
Bazen üç kehribar

Her gün bir
Her akşam bir suphanallah
Hamdı unutan inkârlardayım
Tanrı'dan kaçışan gözlerim hükümlü kızılca bir suya

Arınmak istiyorum
Ya da gusül
Yakıyor gözlerimi sabun köpüğü gibi

Zaten
Kavruk tenim gülüm
Tenimde kümelenmiş yaralar

Utanıyorum ağlamaktan
Serde erkeğim ya hani
Bir de efe hallerim, yarım yamalak

Çam reçineleri sürüyorum
Nafile

Nafile acılar
Kesik bıçak kıvamında
Us'suz bir nehrin akışına sürüklenirken kan zerreleri

Damarıma yılışan sülük
İliğimi sömürüyor
Yoksul sofasına tünemiş kene misali

Biliyorum
Çok kelam kalmadı sonraya
Susacak ve gidecek yalnızlığım

Belki dağ yamacına sırtlan yuvasına
Belki demir örtüsüz bir mahpus damına

Ölüme volta atacağım belki de
Mazgallarını kırıp, boynumda ucuz bir urgan

Nefesimi satacağım
Haraç mezat

Kaç kuruşa gider bilinmez bir öykünün
Kahramanı olacağım masal kitaplarına

Ya da
Ucuz bir kahkaha...

17 Ekim 2013 942 şiiri var.
Beğenenler (11)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (12)