Kifayetsiz Masallar/Özgeçmiş

//Ah kızım;

Ömrümü adadığım yanım...

İyi dinle;
Duyacağın ömrümün özgeçmişidir nihayetinde...

Seninle kutladığım 30.yaşım şerefine...//



I...

Sevdaya kaldırdığım kadehin
Kızıllığına gizlenen ?mavi'den sebeplendi nefesim...

Hasretlik biriktirdiğim gökyüzüne,
Ve ellerimi sardığım dikenli tellerin küfüne
Vakur bakışlar astım.

/Dil ne derse desin ben hiç umutsuz kalmadım.../


Şehr i destan diye başladığım,

Kanadı umut,
Kanadı özgürlük;

Kanadı varlık timsali bir aşk yaşadım...

Şimdilerde yaşımı;
Sırtımda kamburlaşan günlerin inadına otuza yasladım...

Artık yüzüm yere değmez bir daha...



II...

Ayna yankılarından sebeplendiğim çığlıklarım oldu,
Bir avazda kucağıma aldığım can,

Yastığımı kırk yıl dileği ile nakışladığım canan...

Özlemlerim oldu;
Karanlık gecelerin içinden canhıraş çığlıklarla fırlayan

Özlemlerim,
Kanaması durdurulamayan...



III...

Üstüme yıkılan duvarların altından
Sıyrıksız kalktım.

Çünkü benim;

Babam kokan nasihatlerim vardı dağarcığımda
Annem bakışlı kırıklıklar...

Umutlarım vardı
Ambalajların içine sığmayan,
Ve hiçbir semt pazarında satılmayan...


Dik durmak için
Hiçbir zaman eğilmemek gerektiğini söylerdi babam,

Dinledim;
İlk önce ellerime çivilenen
Ezberletemedikleri yalanları söktüm hayatımdan...



IV...

Yağmurlarla sevişen bir mevsim var şimdi kentimde
Gözleri yeşil ağlayan baharları özleten;

Sıcak evlerin, soğuk yalnızlıklarını gizleyen perdeler
Hayat sahnesinde hiç kapanmayan cinsinden...



V...

Dilinde peygamber sabrı tüketen insanları sayıyorum
Pencereme yaren olduğum saatlerde,
Kadife gecelere açılan gökyüzünde bekleyen
Cismi isminden parlak yıldızlara belletiyorum umutlarımı

Ve sessiz güruha çığlıklarla yazıyorum ki adımı,
Her suskunlukla vurulduğunda unutulmayan bir varlık olayım aklında.

Ben belki bile isteye,
Kirli tebessümlerini manidar şarkılara gizleyen
Ruhların kapı aralığında düşürdüm insanlığımı.
Bir çıkış yolu arayan;
Zapta isyankâr yılkı atı öfkesindeydi çırpınışım...
Hasrete sevdalı rüzgârları ben hep yelemde taşıdım.



VI...

Kana susamış kavruk bir toprağın davetine
Sorgusuzca icabet eden ellerim oldu kimi zaman,
Ben içimde ki mecnunu toprak kokulu ellerimle boğdum,
Aşktan yana katlim vacip midir bilemem bundan...

Sürgünler reva gördüm kendime,
Baldıran yalnızlıklar...

Ama;
Dönüşlerim hep maviliklerden yana oldu
İçinde ellerimi barındıran...



VII...

Geçte olsa düşündüm;

Hiçbir balonun özgürlüğüne kastedecek kadar çocuk olmamışım ömrümde...
Bu yüzden ellerimde saklarım çocuk gülüşlerimi gözlerim yerine,
Büyümüşlüğün iğretiliğiyle kaybolup kirlenmesin diye...

Nasihatimdir;
Yüreğine çizdiğim umuttan sen sakın fedakarlık etme...



Kasım'2009 Aydın...

11 Kasım 2009 176 şiiri var.
Beğenenler (11)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (11)
  • 15 yıl önce

    "Hiçbir balonun özgürlüğüne kastedecek kadar çocuk olmamışım ömrümde... Bu yüzden ellerimde saklarım çocuk gülüşlerimi gözlerim yerine, Büyümüşlüğün iğretiliğiyle kaybolup kirlenmesin diye..."

    Sakın kaybetmeyin, her zaman sımsıkı kapatın avuçlarınızı o çocuğun masumiyetini, gülüşünü hapsedin.

    Çok güzel ve etkili bir anlatımınız var...Beğeniyle okudum... Tebrikler...