Kınalandı Kurbanlar
Kınalandı her açılan sabahın kademleri
Akşamüstü fırarıyla Güneşin
Gök yüzüne çilenince kanlar
Bayramıydı karanlıkların
Yarılmasaydı ara-sıra
Gözüyaşlı şemlerin yürek ateşiyle
Bir sokakta iki kalabalık yaşandı
Acıları ölümle demlenmiş kurbanlar
Bir tarafta kanlarıyla süslenirken
Diğerinde sarhoş kahkahaların
Azğın nefesi meydan okudu aydınlıklara
O günden kimi nefsının kurbanı oldu
Kimi hevesinin, kimi de özgesinin...
Kurbanlar kurbanlara karıştı
Bayramlar bayramlara
Bir nadanı anlatmaya kurban gitdi
Bin müdrikin kara saçları
Dileklerle dolu bir yürek
Bir deli kurşuna esir oldu
Dağların alnına yazılınca karlar
Güllerin kokusunu aldı rüzgarlar
Bal arısının kurbanıyken çiçekler
Yem oldu insanlara bal dolu petekler
Bir yürek bir bakışın kurbanı oldu
Emr olundu, idam kürsüsü kuruldu
Ihanet meydanında nice sevdanın
Boynu vuruldu
Eksik olmadı başımız üzerinden
Zamanın keskın kılıcı
Anlar saatlere,saatler günlere,
Günler yıllara teslim edildi
Koskoca hükümdar ölümle eğlenen
Bir maceracının elinde can verirken
Karışdı kafalar, çıktı okundan
Eski düşünceler
Dünya açılmaz bir sır oldu
Kesildi kurbanlar, alındı canlar
Bayramlar bayramlara karıştı
Kurbanlar kurbanlara
Çaresizler kismetiyle barıştı
Muzafferler bayram etmeye
Mağluplar kurban gitmeye
Kısacası her kes kaderine alıştı
Ömrümüzün o bildik sarılışlarıyla tamlanan çelişkiler yumağında hangi doğru yanlışımızı bir araya getirip özümüze sunabilir. Bu anlam kargaşasında ne güzel sunular verdi şiiriniz. Tebrikler.