Kırık Ayna Yansımaları / Göz Hizası
Sıcak gün ortası,
Aymaz zihin ve alkole batmış düşler şahitliği kaldı geceden...
Fikrinden ötesi mutluluk mu dersin?
Eski bir şarkıda bulmak çocukluğunu,
Ritmine kapılmak hatıraların
Ve bir daha geri gelmeyeceğinin farkına varmak çocukluğunun...
Sırtında kendine denk düşüncelerle
Ellerinin çizgilerine saklanan yaşamını okuyacak
Vurdumduymaz çingeneler bulmalısın belki de.
Kırgınlıklarına aldırmadan
Güvenebileceğin insanlar olduğunu düşünerek
Ve eprimiş bir ömrün sokak aralarında gezerek
Kılavuzluğunda bir karganın,
Zihninin en zifri köşelerinden süzülen kelimelerle,
Parmaklarının senden bağımsız işleyişine hayret ederek yazmalısın yeniden...
Bilmeden kelimelerin ne zaman düşeceğini,
Kaypak bir yüzün esaretinden dem vurmalısın
Mevsim hazirana dönmüşken yüzünü...
Ve sıcak bir öğlene dayamışken sırtını,
Hayatın en gözü kara kavgasına,
Eyvallah etmeden girebilmelisin birazda.
Düşünsen çözeceksin;
Puşt zulası efkârında,
Arkasında delilik bırakan bir yalnızlığa gidebilmektir belki de sevda...
Anlaşılamamak,
Anlaşamamaktır çoğu zaman...
Ayaklarını cehennem harına aldırmadan yalnızlığa sürüyebilmek...
Aşık bir kadının çözülen diz bağlarından düğümleyebiliyorsan ömrünü hayata,
Bir nazarı çelebiliyorsan uğursuz akşamda,
Düşebiliyorsan iki göğsünün arasından en mahrem duygulara....
Gerisi boş;
Gerisi hiç çekmek istemediğin bir angarya...
Bak;
Tüm kırlangıçların kalesi düştü artık.
Fethi imkânsız sevdaların savaşından,
Ve yenik ayrıldığın düşbaz sıfatlardan
Kanı akmamış sunakların soğukluğundan geçeceksin daha...
Kucağına düşeceksin en onanmaz yaraların
Yakasına iliştirilmiş cenaze fotoğrafı gibi sahte,
Tebessümlerle dolu bir dudağın ağlayışı kadar mutsuz
Öyleyse;
Kirlenmeye yüz tutmuş bir avucun belirginleşen hayat çizgisi kadar sıkı tutunmalısın aşka...
Haziran'2010 Aydın...
Parmaklarını harflere batırıp aklındaki resmi çizmektir şiir. öyleyse ne geçmişin çocukluğu raflara kaldırılabilir nede öğle vakti taşınan özlemin gözleri
belki o yüzden angaryalar hep daha kolay gelmiştir insanlara statik duruşlardan daha iyi
ve artık and bozulmuştur inmiştir surların üstündeki en son taş
kutluyorum güzel bir şiirdi vessalam
Sayfanda hüznü bile seviyorum şairim, su gibi akıp gidiyor dizeler.
Var ol 👍👍👍👍
Cok güzeldi, kalemin devami dileklerimle😊
güzel şiirdi tebrikler selamlar
I
'Sıcak gün ortası, Aymaz zihin ve alkole batmış düşler şahitliği kaldı geceden(...)
Menderesin havzasından doğmuş bir şehrin yansımasıydı
II
''Kaypak bir yüzün esaretinden dem vurmalısın Mevsim hazirana dönmüşken yüzünü(...)
Afrodisiasın ruhundan düşmüş bu imge
III
''Puşt zulası efkârında, Arkasında delilik bırakan bir yalnızlığa gidebilmektir belki de sevda(...)
Antheia/Aydın küllerinden doğdu deliliğin efkârındaki yalnızlığa inat
IV
''Aşık bir kadının çözülen diz bağlarından düğümleyebiliyorsan ömrünü''
odeon/antik şiir tiyatrosu'nda bu imgeyi yankıtlatmak vardı
-eprimiş bir ömür -uğursuz akşam -yakasına iliştirilmişlik
bu vurgularınız özellikle; şiirinizi çok yükseltmiş
NOT: Aydın/kuşadası kuş cıvıltıları, çineye giden sesizlik, karacasu
ö z l e d i k l e ri m d e n.